Av. Yazıcıoğlu: Gizli ibareli başvuru aleniyet ilkesini ortadan kaldıracağı için zaten şikayet olmaz

CHP lideri Kılıçdaroğlu, 'Cumhurbaşkanı'nın yargıyı etkilediğini belgeyle kanıtlayacağım' dedi. Ardından Kılıçdaroğlu'nun iddiasının kanıtı olarak Cumhurbaşkanlığından yargıya gönderilmiş gizli ibareli bir suç duyurusu kamuoyuyla paylaşıldı. Cumhurbaşkanlığı bu belgenin yargıya talimat anlamına gelmediğini söyledi.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanı'nın yargıyı etkilediğini iddia ettiği belge kamuoyuyla paylaşıldı. Cumhurbaşkanlığı ise bu belgenin yargıya talimat anlamına gelmediğini söyledi. Sonuçta gizli ibareli bu suç duyurusunun yargıyı etkileme amacı taşıyıp taşımadığı konusunda görüş birliğine varılamadı.

RS FM'de Yavuz Oğhan'dan Bidebunudinle programına katılan Avukat Yılmaz Yazıcıoğlu, konuyla ilgili olarak zihinlerdeki soru işaretlerini ortadan kaldıracak açıklamalar yaptı. "Şikayetin bir numaralı sonucu işlenen fiilin aleniyete çıkmasıdır. O yüzden de gizli ibareli bir başvuru aleniyet ilkesini ortadan kaldırdığı için zaten şikayet olmaz" diyen Av. Yılmaz Yazıcıoğlu, Cumhurbaşkanlığı'ndan ya da bir başka makam veya kişiden gizli ibareli bir suç duyurusunda bulunulduğunu ilk defa gördüğünü ve bunun usullere uymayan bir durum olduğunu söyledi.

Sözlerini, "Başvuran kişi, şikayet eden kişi iftira ediyorsa, hakaret ediyorsa bundan mağdur olan kişinin daha sonra dönüp iftira veya şikayetten suç duyurusunda bulunabilmesi gerekir" şeklinde sürdüren Yazıcıoğlu, suç duyurusunun gizli ibareli olmasının bu yönden usullere uygun olmadığının altını çizdi. Yazıcıoğlu gizli ibareli bir suç duyurusunun, suç duyurusu vasfından çok ihbar olarak yorumlanabileceğini vurguladı.

CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun başlattığı 'Adalet Yürüyüşü' Anayasanın 138. maddesine aykırı mı? Yani Kemal Kılıçdaroğlu bu yürüyüşle yargıya baskı mı kuruyor? Yavuz Oğhan, Av. Yılmaz Yazıcıoğlu'na bu soruyu da yöneltti.

Nazilerin Yahudiler üzerindeki baskılarını yasalarla meşrulaştırdıklarını, değil yürümek herhangi bir yerde durmak ya da bir dükkana girmenin bile suç kapsamına alınabildiğini hatırlatan Yazıcıoğlu, Kılıçdaroğlu'nun yürüyüşünü bugünkü yasalar ışığında seyahat özgürlüğü kapsamında değerlendirmek gerektiğini ancak bu yürüyüşten kamuoyu gibi yargı mensuplarının da etkilenmesinin mümkün olabileceğini söyledi.

Yargının siyasetten her dönemde etkilendiğini söyleyen ve iktidar sahiplerinin her zaman yargıyı kendi denetimleri altında tutmak isteyeceklerini ifade eden Yazıcıoğlu, kuvvetler ayrılığı ilkesinin işte bu yüzden çok önemli olduğuna dikkat çekti.