ABD'deki Columbia Business School Üniversitesi'nden profesör Michael Slepian ve ekibi insanların sır saklama alışkanlığı üzerine yaptığı bir araştırmada ilginç sonuçlara ulaştı.
Araştırma için daha önce yapılmış olan 10’un üzerinde benzer çalışma elden geçirildi ve buradan toplanan veriler kapsamında 13 bin sır örneği incelendi.
Elde edilen veriler daha sonra 'sınavda kopya çekme'den 'cinsel yönelimi gizleme'ye kadar uzanan 38 farklı başlık altında sınıflandırıldı ve numaralandırıldı.
Araştırmacılar daha sonra derledikleri bu verileri kullanarak 2000 kişi üzerinde bir anket gerçekleştirdi. Ankette, katılımcılardan, sırlarını ilişkili kategoriye göre numaralandırılması istendi.
SIR TUTMAYAN YOK
Araştırmanın sonucunda ortalama bir insanın 13 ila 38 adet sırrı olduğu ve bunların en az 5'inin kimseyle paylaşılmadığı ortaya konuldu. Listedeki 13 başlığın, sınıflandırmada öne çıktığı görüldü ve genel oranı şu şekilde açıklandı:
Yüzde 60: Basit yalan ya da maddi sıkıntılar
Yüzde 47: Güveni boşa çıkarma
Yüzde 33: Hırsızlık, gizli ilişki ya da işinden memnun olmama
The average person keeps an impressive 13 secrets at any one time https://t.co/mebJOVE76Y
— Daily Mail Online (@MailOnline) 1 juin 2017
SIRRIN KENDİSİ DEĞİL, ÜZERİNE DÜŞÜNMEK YORUYOR
Öte yandan araştırma sırlarını saklamak için özel bir çaba içinde olmayan kişilerin zihinlerinin, sırlarını çevrelerinden gizlemeye çalışanlara nazaran daha fazla meşgul olduğunu gösterdi.
The Atlantic'e konuşan Michael Slepian'a göre gizlenen sırrın kendisi değil ancak üzerine düşünülmesi zihni yoruyor. Sır tutmayı 'sırtta yük taşımaya' benzeten Slepian, bunun nedenini sırrın, hiçbir çözüme bağlanamayan ve hep ortada duran doğasından kaynaklandığını açıkladı: "Aslında sırlamızı gizlemek zorunda kaldığımız durumlara pek de fazla düşmüyoruz. Genelde gizlediğimiz şey zihnimize davetsizce giriyor ve bizi meşgul ediyor."
Bununla birlikte çalışma, kendinden öncekiler gibi, sır saklama davranışının akıl sağlığı üzerinde olumsuz sonuçları olabileceğini gösterdi. Slepian'a göre sır saklamanın yan etkilerinden kurtulmanın tek yolu ise onu daha az düşünmekten geçiyor.
