Projenin bilime kazandıracakları hakkında konuşan Lajoie, "sPHENIX projesi "Farklı ölçeklerdeki mikroskobik içeriğini incelemek üzere kuruldu. Projede plazmanın uzun-mesafe, uzun-dalgalı içeriklerinin mikroskobik içeriklerden, yani kuark ve gluonların birbirleriyle olan etkileşimlerinden nasıl ortaya çıktıklarını bulmaya çalışıyoruz. Bu sorunun cevabını bulmak için de kuark-gluon plazmasındaki uyarılmalara dikkat ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Bağıl ağır iyonların çarpıştırıcısının (RHIC) aslında fizik veya kuantum kromodinamikler arasındaki güçlü etkileşime yönelik bir laboratuvar olduğunu belirten Lajoie "Çekirdek içi çarpışmaları irdelemenin yanı sıra bu laboratuvarla farklı atomların çekirdeklerini itilebiliyor. Bu da bizim nükleer cismin kuark-gluon plazma durumuna nasıl geçtiğini anlamamızı sağlayacak. Bu sıcak, yoğun, yüksek etkileşimli, ancak neredeyse mükemmel sıvının özünü anlamaya çalışıyoruz. Çok ilginç bir araştırma" dedi.
‘RHIC DÜNYADA TEK'
Lajoie, proje çerçevesinde ayrıca kuantum kromodinamiklerindeki protonların dizilimlerini daha iyi görme imkanı bulacaklarını, RHIC'in dünyada polarize protonlar arasında çarpışma sağlayabilen tek çarpıştırıcı olduğunu ifade etti.
Lajoie, proje ile hangi teknolojilerin ortaya çıkabileceği hakkındaki soruya da şöyle yanıt verdi: "Bu harika bir soru, çünkü cevaplamak mümkün değil. Zira 1865 yılında James Clerk Maxwell doğadaki temel etkileşimleri anlamak için referans teşkil eden eşitlikler oluşturdu. Maxwell'in eşitlikleri klasik manada elektrodinamik süreçlerinin tam bir resmini oluşturdu. O dönem yaptığı keşfin yüz yıl sonra ne işe yarayacağını sorsanız, muhtemelen kimse Ay'a gidebileceğimizi söyleyemezdi. Elektrodinamiğin anlaşılması insanlığın en büyük bilim ve tekniksel devrimlerinden biri oldu. Çalışmamızın sonunda neye götüreceğini söyleyemem, ancak güçlü nükleer etkileşimi anlamanın muazzam sonuçları olacağını kendimden çok emin bir şekilde söyleyebilirim. Nükleer fiziğin 100, 150 yıl sonra ne durumda olacağını bilemem, ancak bilmek isterim."
Rus bilim insanlarıyla çok verimli bir işbirlikleri olduğunu da vurgulayan Lajoie, MEPhI'den öğrencilerin elde ettikleri bulgular üzerinde çalışmalarını istediklerini kaydetti.