Bu bölgelerde yaşanan depremlerin birçoğunun büyüklüğü 3 ila 4 arasında değişiyor. Araştırmacılar, insan faaliyetleri nedeniyle bazı bölgelerde meydana gelen depremlerin artış gösterdiğini belirtiyor.
BBC Türkçe'nin haberine göre, son 10 yılda 108 bölgede tespit edilen insan kaynaklı depremlerin en şiddetlisi ise 5.8 büyüklüğünde.
EN ÖNEMLİ NEDENLER MADENCİLİK VE BARAJLAR
Bir diğer yaygın tetikleyici ise hidrolik kırma gibi petrol ve gaz çıkarma yöntemleri. Araştırmaya katılan Durham Üniversitesi'nden jeofizikçi Miles Wilson, hidrolik kırma yöntemi ile açılan sondaj deliklerinin son yıllarda arttığına ve bu deliklerin mevcut jeolojik kırılma hatlarını yeniden canlandırdığına dikkat çekiyor.
HiQuake 2016 yılında Durham ve Newscastle üniversitelerinden bir grup araştırmacı tarafından kuruldu. Proje Hollandalı petrol şirketi Nederlandse Aardolie Maatschappij tarafından finanse ediliyor.
Veritabanı oluşturulurken, bilimsel verilerle desteklenen akademik sunumlar, basında çıkan haberler, sektörel raporlar ve resmi raporlar inceleniyor.
7.9 BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ DEPREM İNSAN KAYNAKLI MIYDI?
HiQuake araştırmacıları, bu kadar büyük bir depremin insan kaynaklı olabileceğinin düşünülmesine şaşırmış olmalarına karşın, gerekli araştırmaları yaptı ve depremin büyük ölçüde doğal tektonik kaynaklı olduğunu, ancak barajdaki suyun 'bardağı taşıran son damla olduğunu' tespit etti.
Araştırma ekibinden Wilson, depremle ilgili olarak, "İnsan kaynaklı aktiviteler, birikmiş olan gerilimi açığa çıkaran, yani bardağı taşıran son damla oldu" dedi.
İNŞAALAR DA TETİKLİYOR
Wilson, "Geçmiş deneyimlere bakıldığında, insan kaynaklı etkenlerin yerkürenin dış tabakasındaki güçleri etkilediğini görüyoruz. Yerkürenin bu değişimlere cevap vermesine şaşırmamalıyız" diyor.
Gelecekte yerkabuğundaki insan faaliyetlerinin artacağına dikkat çeken bilim insanları, insanoğlunun kaynak ihtiyaçları ile deprem riskini dengeleyecek çözümler bulması gerekebileceğini belirtiyor.