ABD Merkezi Kuvvetler Komutanı Orgeneral Lloyd J. Austin ve beraberindeki heyet, Ankara’yı ziyaret etti. Basına yansıyan bilgilere göre, CENTCOM Komutanı, ziyareti sırasında Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel başta olmak üzere, üst düzey Türk askeri yetkililerle görüştü.
Görüşmelerde, IŞİD’e karşı uluslararası koalisyonun çalışmaları, Türkiye ile ABD arasında imzalanan “Eğit-Donat” anlaşması, Musul operasyonu ve bu operasyona Türkiye’nın vereceği desteğin niteliğinin konuşulduğu tahmin ediliyor.
Uzmanlara göre ABD, Türkiye’nin, Musul operasyonuna doğrudan katılımını sağlamak için çaba sarfetmekte. Peki Washington, Musul operasyonuna doğrudan katılımı için Ankara’yı ikna edebilecek mi?
Sputnik Haber Ajansı’na konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı, BM Türkiye Daimi Temsilciliği'nde siyasi işlerden sorumlu eski Müsteşar ve emekli Washington Büyükelçisi Faruk Loğoğlu, konuyla ilgili şöyle konuştu:
"Umarım ikna edemez. Çünkü Türkiye’nin Musul operasyonuna doğrudan katılması, yani Türk askerlerinin bu operasyonun bir parçası olması, çok vahim bir hata olur.
Bu, uluslararası hukuka da aykırı olur. Böyle bir operasyona bölge dışı ülkelerin katılması için ya bir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararının ya da Irak Hükümeti’nin davetinin olması gerekir. Bunların ikisinin de olmaması durumunda, bu, uluslararası hukuka aykırı olur.
Her halükarda Türkiye, bir bölge ülkesi olduğu için ve Arap ülkeleriyle, özellikle komşu Irak ve Suriye ile özel ilişkileri olduğu için; Türk askerlerinin böyle bir operasyonun içinde yer almasının, çok kalıcı olumsuz etkileri olur.
"IRAK'A BIRAKILMALI"
Batı, Musul harekatının bölgesel nitelikte olduğunu ve dini, etnik ya da mezhepsel kökenlere dayanmadığını iddia ediyor. İran’ın Musul operasyonuna katılmamasını düşünecek olursak, Batı’nın bu tür açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bölgede ciddi bir gerginlik, ciddi bir kutuplaşma var. Bu kutuplaşmanın kaynağında da mezhepsel bir ayırım var. Yani, İran’ın etkisi, IŞİD’in etkisi, buna karşı bölge ülkelerinin tepkileri söz konusu. Bütün bunlar bölgede bir mezhepsel kutuplaşmanın giderek arttığını gösteriyor.
Musul’da bu şekilde bir harekat, bana göre Irak güçlerine bırakılmalıdır. Çünkü değişik ülkelerin bu işe karışması, bölgedeki mezhepsel kutuplaşmayı daha da arttıracaktır. Bu, bazıların işine de gelebilir. Yani, Suudi Arabistan bugün, İran’a karşı bir cephe oluşturmaya çalışıyor. Bunun içine Türkiye ve Mısır’ı da çekmeye çalışıyor. Bu yanlıştır. Bölgenin, mezhepsel kutuplaşmayı arttıracak adımlara değil, tam tersine mezhepsel ayrışmaları geriye itecek, daha etkisiz hale getirecek yaklaşımlara ihtiyacı var.