Uzmanların çoğu bu konuda büyük kuşkularını dile getiriyor. Örneğin, bir yandan Suriyeli Kürtlerin katılımı önleniyor, öte yandan ise “Ahrar’uş Şam”, “Ceyş el İslam” gibi örgütlerin teröristleri bu sürece sokulmaya çalışılıyor.
Böyle bir yaklaşım tekrar bir başarısızlığa yol açmaz mı? Önümüzdeki Cenevre sürecine kimler asla sokulmamalı ve kimler orada kesinlikle bulunmalı?
Konuyla ilgili Sputnik Radyosu’na konuşan CHP Parti Meclisi üyeliği ve CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Başkan Yardımcılığı görevinde bulunmuş eski CHP’li milletvekili Faruk Loğoğlu şunları söyledi.
Cenevre’deki Suriye barış görüşmeleri fevkalade önemli bir süreç. Yani Suriye’deki çatışmaların durdurulması, o ülkede huzurun yeniden tesis edilmesi, o ülkenin yeniden istikrara kavuşması hem Suriye halkı bakımından, hem bölge ülkeleri bakımından, hem de bölge ile ilgelenen Rusya, Avrupa, Amerika Birleşik Devletleri ve diğer bölge ülkeleri bakımından fevkalade önemli.
Dolayısıyla Cenevre görüşmelerinin başarıya ulaşması için herkesin elini taşın altına koyması lazım. Bunu söyledikten sonra bu Kürtlerin temsili, PYD’nin katılımı konusuna gelelim. Evet, Suriye barış görüşmelerine Kürtler katılmalı. Ama bu barış görüşmelerine, Türkiye’nin PYD’ye karşı itirazları nedeniyle bir eksiklik olmaması, yani sağlıklı bir şekilde başlaması için, Kürtlerin katılımının da makul bir çerçevede olması lazım. Yani Kürtlerin katılımları, Cenevre sürecinin başarısı için ne kadar gerekli ise, Türkiye’nin de orada olması önemli. Kürtler olmadan başarı şansı aşağı yukarı yok. Türkiye olmadan da Cenevre görüşmelerinin başarı şansı bence yok. O bakımdan Türkiye’nin katılımını da sağlayacak ama Kürtlerin de orada olmasını sağlayacak bir formül üzerinde anlaşmaya varılması lazım.
Benim şahsi görüşüm, Kürtlerin heyeti PYD’yi de içine alacak şekilde olmalı. Çünkü PYD, Kürtleri önemli ölçüde temsil eden bir kuruluş. Türk Hükümeti evet buna terör örgütü diyor, ama herkes o şekilde düşünmüyor. Cenevre süreci başarıya ulaşmalı. Başarıya ulaşması için de Kürtler orada olmalı. Kürtlerin arasında PYD de olabilir. Ve fakat Türkiye de orada olmalı. Bu nokta üzerinde bir uzlaşıya varılması bana göre önem taşıyor.
