Peki Türk-İsrail ilişkilerinin düzelmesi Mavi Marmara olayı ile ilgili tazminat konusunun henüz çözülmediği ve Gazze ablukasının kaldırılmadığı koşullarda mümkün olacak mı? İsrail’in, Kıbrıs ve Yunanistan ile Türkiye’yi devre dışı bırakacak doğalgaz boru hattı projesini görüştüğü bir ortamda Türkiye ile yakınlaşma niyeti ne kadar samimi?
Konuyla ilgili Sputnik Haber Ajansı ve Radyosu’na konuşan Saadet Partisi Genel İdare Kurulu üyesi ve eski Genel Başkan Yardımcısı, TBMM 20. ve 21. Dönem Konya milletvekili Lütfi Yalman şu değerlendirmelerde bulundu.
Bizim için, Türkiye için, Türkiye’de yaşayan vatandaşlar için önemli olan şu: Bir, Türk milletinin Filistin’le ilgili şartları var, beklentileri var, bilhassa Mavi Marmara olayından sonra. Bunlar, Gazze ablukasının kaldırılması, Filistinlilere yardımın gitmesi, yeni işgallerin yapılmaması, yerleşim alanlarının açılmaması, ayrıca özür dilenmesi, tazminatın ödenmesi gibi birtakım şartlar.
Ama bu şartlar yerine getirilmeden ilişkiler normalleşiyor. Türkiye aslında İsrail ile ilişkilerini daha önce geliştirmeye başladı, ticari alışverişleri büyüttü. Yani normalleşme süreci, bugün başlamış bir şey değil. Bugün ise sadece sürecin kamuoyuna yansıması ve kamuoyu önünde diplomatik ilişkilerin kurulması konusuyla ilgili birtakım adımlar söz konusu.
İsrail bir yandan Türkiye ile yakınlaşmak istediğini açıklıyor, öte yandan ise Kıbrıs ve Yunanistan ile Doğu Akdeniz bölgesinde keşfedilen doğalgazının Yunanistan üzerinden ve Türkiye’yi devre dışı bırakacak şekilde Avrupa’ya ulaşması için bir boru hattı inşası projesini görüşüyor. Siz İsrail’in bu adımlarını birbirine ne kadar tutarlı ve Türkiye ile yakınlaşma isteğini ne kadar samimi buluyorsunuz?
Bu şuna bağlı tabi. İsrail hiçbir zaman halkı Müslüman olan bir Türkiye’ye güvenmez. Bunu bilmek lazım, bir. İki, Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan Müslümanlar Filistin konusunda çok hassas. Dolayısıyla, İsrail’in bölgede gerçekleştirmek istediği adımlar konusunda ciddi manada tepkili ve rahatsız. Onun için Türkiye üzerinden yerine Türkiye’ye rakip olan Yunanistan’ı tercih etti.
Bir diğer konu, İsrail’in biliyorsunuz, “Arz-ı Mev’ud” dediği Büyük İsrail’i kurma planları var. Siyonizm’in asıl hedefi o. Türkiye’nin birtakım toprakları da bu “Arz-ı Mev’ud”un sınırları içerisinde. Dolayısıyla Türkiye ile meydana gelebilecek gerginlik İsrail’e sıkıntı yaratır. İsrail bu “Arz-ı Mev’ud”u düşünerek, Türkiye’yi parçalamayı düşünerek boru hattını Yunanistan üzerinden geçirmek istiyor. Yani Türkiye’nin bölünmesi, zayıflaması, çökmesi konusuyla ilgili beklentileri var ki, “Arz-ı Mev’ud”u gerçekleştirebilsin.