Sputnik’e konuşan Karaaslan, “Sivil toplum örgütleri olarak mutlaka siyasetin üzerinde bir konum almamız lazım. Çünkü 25 yıllık emeğimiz, ekmek kapılarımız, ticari ilişkilerimiz ihmal edilmemesi gereken, mutlaka çözüm üretilmesi gereken bir konudur. Tabii biliyoruz ki siyasi karar ve siyasi çözüm söz konusu. Ama bu siyasi kararlar o kadar gecikiyor ki ve bu durumda iş dünyasının neler çektiğini her kes bilmiyor. Her kesin durumumuzu anlaması lazım. Basit örnekle anlatıyım: Evlere ekmek gitmediği zaman sıkıntılar başlıyor. Her eve ekmek lazım. Dolayısıyla her kesin bu meseleyi böyle görmesi lazım. Mutlaka siyasi ve diplomasinin kuralları çerçevesinde bu işin çözülmesi ve çözüm üretilmesi lazım. Rus-Türk ilişkilerinin bozulması akla sığmayacak bir olay, gelişme, süreç. İkili ilişkilerinin damarlarında kan dolaşımı başlamış bile. Bunun geri dönüşü yok” dedi.
ÇÖZÜM İÇİN ŞUANKİ ÇABALAR YETERSİZ
Çözüm için atılan çabaların yetersiz olduğunu belirten RTİB Başkanı, “Neler yapılabilir? Sivil toplum örgütlerinin adımlar atması lazım, öncülük etmesi lazım. Basının sağduyu olması gerekir. Neticede dostuz, yüzyıllardır ilişkilerimiz var. Bizim için en önemli olan bu! İki komşu ülkeyiz. İki komşu ülke ilişkileri içinde bu tatsız günleri atlatmak için hepimizin elbirliği ve işbirliği yapması lazm. Geçenlerde Ankara’ya RTİB olarak bir çıkarma yaptık, siyasilerle görüştük. Aslında Ankara iyi niyetli ve diyalogtan yana. Çeşitli bakanlarla görüştük. Ama bu konu iki tarafın birbirini anlamasıyla ilgili. Bence şuanki çabalar yetersiz. Daha fazla çaba göstermemiz lazım. Rusya’da yıllarda faaliyet gösteren Türk işadamlarını hedef tahtasına oturtmak doğru bir yaklaşım ve yöntem değil. Ekonomi yaptırımlar doğru mu yanlış mı bunları tartışmamız lazım. Bence sorunları başka şekilde çözmek lazım. Rus-Türk ilişkileri çok önemli” şeklinde konuştu.
