Barış Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Aydemir Güler, Sputnik’e yaptığı değerlendirmede 370 derneğin kapatılmasıyla ilgili kararı alan makam konusunda kuşkular olduğunu belirterek, her durumda ortada bir olağanüstü hal kararnamesi olmadığına dikkat çekti.
'SON DERECE CİDDİ BİR DEĞİŞİM'
'TERÖR ÖRGÜTÜ BAĞLANTISININ İNANDIRICILIĞI KALMADI'
Barış Derneği, 1950’de Türk Barışseverler Cemiyeti olarak yola çıktı ve kapatıldı. 1977’de Türkiye Barış Komiteleri Derneği olarak yeniden faaliyetlerine başlasa da, bu kez cunta yönetiminin tarafından ikinci kez kapatıldı ve 2003 yılında, Barış Derneği olarak tekrar yola çıktı. Güler, derneğin ilk kez ‘terör örgütüyle bağlantı’ iddiasıyla kapatıldığını, 1950’lerde Türk Barışseverler Cemiyeti’nin Kore Savaşı’na karşı çıktığı için; ikincisinde ise nükleer savaşa karşı çıktığı, Kıbrıs politikasında farklı şeyler söylediği, Türkiye’de düzen dışı aydın hareketinin çok önemli bir mevzisi haline geldiği için faaliyetlerine son verildiğini belirtti.
'NATO ÜYELİĞİNE KARŞI ÇIKTIĞIMIZ İÇİN Mİ, SURİYE OPERASYONLARINI DEŞİFRE ETTİĞİMİZ İÇİN Mİ?'
Barış Derneği’nin kapatılmasının dernek tarafından yürütülen mücadelenin durması anlamına gelemeyeceğini vurgulayan Güler “Hukuken, biçimsel olarak mümkündür ama o mücadelelerin durdurulması mümkün değildir” dedi. Güler karara karşı siyasi ve hukuki yollardan haklarını arayacaklarının da altını çizdi.