Adapazarı'nda yaşanan vahşeti bir insanlık suçu olarak niteleyen Oğan, bu suçu işleyen canilerle ilgili çarpıcı bilgeler verdi:
"Bu adamlar bu suçu ilk defa işlemiyor. Daha önce engelli bir kadına tecavüzden 10 yıl hapis cezası alan bir adamın dışarıda ne işi var. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ bunu açıklasın. Ahmet Hakan eğer yüreği yetiyorsa bir sorsun desin ki, 'daha önce kadınlara, kızlara tacize, tecavüze yeltenen bu adam hapis cezası almış dışarıda ne işi var'. Şimdi de gitmiş Suriye'li bir kadına tecavüz etmiş, vahşice öldürmüş. Bunun Özgecan cinayetinden ne farkı var? Özgecan cinayetini işleyen sapıkla bunların hiçbir farkı yok. Ensar Vakfı'nda 45 çocuğa tecavüz eden canilerle bana göre bunların hiçbir farkı yok. Her gün Türkiye'de kadın cinayetleri oluyor. Her gün kadına yönelik, şiddet, taciz, tecavüz oluyor. Bunların hiç birisinin birbirinden farkı yok. Bu meseleye bir prensip olarak bakmak lazım."
Daha önce tecavüze uğrayıp katledilen İtalyan aktivist Pipa Bacca'yı da hatırlatan Sinan Oğan, "Yani bu cinayet Türkiye'deki İtalyan karşıtlığını mı gösteriyor?" diye sordu.
Suriye'de bir çok bölgenin IŞİD işgalinden temizlendiğini hatırlatan Oğan, Suriyeli mültecilerin ülkelerinde güvenliğin sağlandığı bölgelere artık geri gönderilmeleri gerektiğini dile getirdi. Oğan, Hürriyet Gazetesi Yazarı Ahmet Hakan'ı da şu sözlerle eleştirdi:
"Ben 'ülkemi depo haline getirme ey hükümet' diyorum. Ahmet Hakan'ın vahşi bir cinayeti benim bu sözlerime dayandırmasında birilerine yaranma çabası var. Kendisine Nişantaşı, Cihangir, Bodrum üçgeninden çıkıp topluma karışmasını öneriyorum. Toplumda bu konuda ciddi bir infial var. Bu infiali görsün. Konu bir milli güvenlik sorunu haline gelmiştir. Bu olaya saldım çayıra mevlam kayıra anlayışıyla yaklaşamayız."