Sputnik’e konuşan Fadeyeva, şunları söyledi: “Ülkelerimizin arasındaki ilişkilerin ısınmasıyla birlikte ticari-ekonomik ve insani alanda çalışmalar yeniden başladı, enerji ve turizm alanlarında stratejik ortaklık projelerini hayata geçirme çalışmaları ivme kazandı. Objektif koşullar, ticari-ekonomik alandaki Rus diline olan talebin giderek artmasına yol açıyor. Rusçanın profesyonel amaçlar doğrultusunda öğrenilmesi, profesyonel faaliyetlerle ilgili iletişim gerektiren durumlarda dili kullanma becerisi ön plana çıkıyor. Şöyle ki turizmcilikte müşterilere verilen hizmette müşterinin dilini kullanma becerilerinin olması, en önemli faktörlerden biri.”
Rus turistlerin Türkiye pazarında önemli payı olan tüketiciler olduğunu söyleyen Fadeyeva, turizm sektöründe çalışan kişiler için Rusça'yı bilmenin, sadece rekabet avantajı değil, aynı zamanda bir gereksinim olduğuna dikkat çekti.
Rus yetkili, “Turizm sektöründe yan alanlar hariç her yıl 100 binin üzerinde kişi istihdam ediliyor. Fakat Türkiye’deki turizm sektöründe Rusça'ya ilginin yeterince yüksek olmasına rağmen maalesef Türk otelcilere Rusça'nın öğretilmesi henüz öncelikli görevler arasında yer almıyor. Bugün Rossotrudniçestvo’nun pek çok ülkedeki temsilciliklerinde düzenlenen kurslara binlerce kişi katılıyor. Ankara’daki Rus Bilim ve Kültür Merkezi’nde de bu kurslar mevcut. Orada test sınavları yapılıyor ve sonuca göre kişinin Rusça'ya ne derece hâkim olduğunu gösteren resmi bir sertifika alınıyor. Bugün turizm sektörü için özel bir Rusça eğitim programı geliştirmeye acil ihtiyaç var. Bu nedenle önde gelen üniversitelerle birlikte, çalışanların alacağı çeşitli pozisyonlara yönelik ‘Türkiye’deki Turizmcilik İşinde Rus Dili’ programının geliştirilmesi planlanıyor” diye konuştu.
İlgili devlet sertifikalarına sahip olan turizm şirketlerinin hizmetlerinin satışında Rus turistleri getirme konusunda avantajlı pozisyonda olacaklarını belirten Fadeyeva, Rossotrudniçestvo’nun bu türdeki eğitim programlarının Rusya ile Türkiye arasındaki ekonomik ve insani alanlardaki işbirliğinin verimli bir şekilde gelişmesine katkıda bulunacağını umduğunu ifade etti.
