Açıklamada, kuruluş tarafından değerlendirilen bankalar içerisinde negatif görümüme sahip olanların payının geçen senenin sonu itibariyle yüzde 13 seviyesinde olduğu hatırlatıldı.
Küresel bankalarda mart ayından itibaren negatif izlemeye alınan bankaların sayısında artış olduğu kaydedilen açıklamada, bu durumun da ağırlıklı olarak İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılma sürecinin anlaşmasız bir şekilde sonuçlanmasına ilişkin risklerdeki artıştan kaynaklandığı vurgulandı.
Fitch Ratings’in açıklamasında, Amerika kıtasındaki gelişen piyasa ekonomilerinde bulunan bankaların küresel çapta negatif görünüme sahip bankalar içerisinde yüzde 37 ile en büyük paya sahip olduğu kaydedildi. Açıklamada, bu yılın ilk yarısında küresel çapta 34 bankanın kredinin notunun artırıldığı, 30 bankanın ise notunun düşürüldüğü, genel trendin gelişmiş piyasalarda pozitif iken, Avrupa dışındaki gelişen piyasalarda ise negatif olduğu ifade edildi.
Toplamda kredi notu düşürülen bankaların yüzde 80’inin ağırlıklı olarak Latin Amerika olmak üzere gelişen piyasa ekonomilerinde bulunduğu kaydedilen açıklamada, bu bankalardaki faaliyet ortamının bankalar üzerinde baskı oluşturduğu bildirildi.
