Yeniden silahlanma çağrısı yapan FARC'ın 4 eski üst yöneticisi hakkında tutuklama emri çıkarıldı

Kolombiya'da 2016'da hükümetle barış anlaşması imzalayarak silah bırakan Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri'nin (FARC) yeniden silahlanma çağrısı yapan dört eski üst yöneticisi hakkında 24 saat geçmeden tutuklama kararı verildi.

Barış anlaşmasını uygulama organlarından Özel Barış Hukuku (JEP) mahkemesi, FARC'ın eski yöneticilerinden gerçek adı Luciano Marin olan ‘Ivan Marquez’in yeniden silahlanacaklarına ilişkin açıklama yaptığı dünkü videoda görülen, örgütün önde gelen dört ismi hakkında tutuklama emri çıkardı.

Mahkemeden yapılan açıklamada, videoda silahlı oldukları görülen Marquez ve yanında bulunan FARC'ın bazı üst yöneticilerinin, 2016 barış anlaşması çerçevesinde kendilerine tanınan imtiyazları kaybettiği bildirildi.

‘SİLAHLI MÜCADELEDE YENİ AŞAMA’

Kolombiya hükümetiyle FARC arasındaki barış anlaşmasında, örgütün başmüzakereciliğini de yürüten Marquez, dün yayımlanan videoda, "silahlı mücadelede yeni bir aşamaya geçildiğini" duyurmuştu.

Marquez, hükümetin barış anlaşmasına ihanet ettiğini, bu nedenle yeniden silahlanma kararı aldıklarını belirtmişti.

Videoda, Marquez’in çevresinde Jesús Santrich ile El Paisa olarak bilinen iki kıdemli üye gibi eski FARC militanları yer alıyordu.

Bu yeni grubun farklı taktikler izleyeceğini, sadece ‘saldırılara yanıt vereceğini’ belirten Marquez, fidye için insan kaçırmayacaklarını; bunun yerine diyalog arayacaklarını, yerel toprak sahipleri ve iş insanlarını ‘davaya katkı sunmaya’ ikna etmeye çalışacaklarını belirtmişti.

YENİ BAŞKAN BAZI HÜKÜMLERE KARŞI

FARC, yarım yüzyılı aşan çatışma geçmişinin ardından 27 Haziran 2017'de elindeki son silahı da Birleşmiş Milletlere (BM) törenle teslim etmişti.

Yeni seçilen Devlet Başkanı Ivan Duque Marquez, selefi Juan Manuel Santos'un FARC ile Ekim 2016'da imzaladığı barış anlaşmasının bazı hükümlerine karşı olduğunu ilan etmişti.

Duque Marquez, FARC liderlerinin hapse atılması ve Barış İçin Özel Adalet Yasası uyarınca kazandıkları haklardan mahrum bırakılmaları gerektiğini savunmuştu.