Çözüm Süreci'ne, "demokratik açılım"la başladıklarını anlatan Erdoğan, daha sonra "Milli Birlik ve Kardeşlik" projesi diyerek devam ettiklerini, üçüncü olarak da "Çözüm Süreci" adının verildiğini, bu yönde devam ettiklerini ifade etti.
'FRENE BASMAK SÖZ KONUSU DEĞİL'
"Frene basmak" diye bir şeyin söz konusu olmadığını söyleyen Erdoğan, "Fakat Çözüm Süreci'ni inkıtaya uğratma gayreti içine girenler olursa o zaman tabii ki hükümetle oturacağız, tüm bunları B planı ne olabilir, C planımız ne olabilir, bunları da konuşacağız tabii ki. Çünkü bu işi çözmek durumundayız, halletmek durumundayız" ifadelerini kullandı.
"Dolmabahçe ve İzleme Komitesi olaylarına da karşı çıktınız. Kaygılarınız neydi Sayın Cumhurbaşkanı?" sorusuna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadelere yer verdi:"Dolmabahçe ile ilgili olarak orada, o kişilerle, bir karenin içerisinde yer almayı, hükümetimiz için doğru bulmadım. Bana göre o kare, yanlış bir kareydi. Nitekim o karenin içinde olanlardan bir tanesi, dün akşam milletvekillerimizden bir tanesine, telefonla bağlanıyor, AK Partili milletvekiline 'konuşma lan' diyor. Bunlarla görüşme yapacaksınız, bu görüşmeleri yapın. Ama kalkıp da bunlarla aynı kare içerisinde yer almayı doğru bulmuyorum. Bulmadım. Benim dönemimde de bu tür görüşmeler olmuştur. Ama hiçbirisinde asla bir fotoğraf karesi olmamıştır.
Dolmabahçe'deki mutabakata İmralı heyeti, İçişleri Bakanı ile Başbakan Yardımcısı ve Koordinatör Akdoğan katılmıştı.
'ŞU ANDA 'İZLEME KOMİTEMİZ' VAR ZATEN'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çözüm Süreci kapsamında izleme komitesi kurulmasına yönelik çalışmalara ilişkin de şu değerlendirmede bulundu:
"Çözüm Süreci'ndeki 'izleme komitesine' ilişkin de gelince. Ne demek 'izleme komitesi' ya. Bu ülkede 'izleme komitesi' devlet, kendi birimleriyle bunu yapar, onunla izler, dışarıdan sipariş kişilerle bunun izlemesi yapılmaz. Akil İnsanları kuran benim. Başlattık, yürüttük. Sağ olsunlar hepsi tüm Anadolu'yu dolaştılar. Bize bilgileri verdiler. Ama ondan sonra kalkıp da 'Biz onların içinden şunları şunları seçelim. Onlardan bir izleme komitesi…' Olmaz böyle bir şey. O zaman siz kendinizi inkar edersiniz. Devlet kendi varlığından vazgeçer. Bizim Dışişleri Bakanlığımız var İçişleri Bakanlığımız var, öbür tarafta Milli İstihbarat Teşkilatımız var, emniyet teşkilatımız var. Bütün bunların görev alanların içinde bu. Buralardan oluşturulacak olan komiteyle bu işler yapılabilir. Ta ki bu iş zaten şu anda da yapılıyor. 'Bizim, 'izleme komitesi yok' diye bir şey yok. Şu anda 'izleme komitemiz' var zaten. MİT ne işe yarar. MİT şu anda onu yapıyor zaten. Bunun yanında bütün bilgileri MİT kiminle paylaşıyor? Benimle paylaşıyor, Başbakan'la paylaşıyor, emniyet teşkilatıyla paylaşıyor, hepsiyle paylaşıyor. Bunu böyle yürütüyoruz."'ÇÖZÜM, BİZİM ORTAYA KOYDUĞUMUZ BİR SÜREÇTİR'
"HDP'ye çok ağır eleştiriler yöneltiyorsunuz" denilmesi üzerine, Erdoğan, "Nedir benim yönelttiğim ağır eleştiri?" diye sordu. Erdoğan, şöyle devam etti:
Erdoğan, "İmralı" ile temas olup olmadığına ilişkin soru üzerine, "Oldu mu, olmadı mı bilmiyorum. Olsa zaten gelir. Bu konuyla ilgili olarak da zaten hükümet, MİT ile bu süreci sürdürüyor ve sürdürmeye edecektir. Gerekli oluğu zaman MİT bunu yapar. Adalet Bakanlığı eğer milletvekillerinin gitmesi gerektiğine inanırsa zaten müsaade eder, bunları gönderir. Bugüne kadar bir sorun olmadı" yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kürt kökenli vatandaşların Çözüm Süreci'yle ilgili tepkilerine dair soruya şu yanıtı verdi:
"Vatandaş bir emniyet, güvence olduğu zaman mutlu. Bu ilk adımlar atıldığı anda hava çok çok rahattı. Şu anda endişeler var. Nedir endişeler? Diyorlar ki, 'özellikle sandık güvenliği olacak mı? Bizi tehdit ediyorlar' diyorlar. Çok manidar. 'Burada başka bir partiye oy çıkacak olursa, biz şunu yaparız, bunu yaparız' vesaire. Biz bu konuda çok çok samimiyiz."
Tüm yorumlar
Yeni yorumları göster (0)
Cevaben(Yorumu gösterYorumu gizle)