Hürriyet'ten Cansu Çamlıbel'e konuşan Çelik, Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı boyunca anayasal çizginin dışına çıkmadığını öne sürüp, aslında sorunun parlamenter sistemde cumhurbaşkanına verilen yetkilerin çok geniş olmasından kaynaklandığını belirtti.
AK PARTİ-CHP KOALİSYONUNA YEŞİL IŞIK YAKTI
Aynı zamanda koalisyon görüşmelerinde CHP ile yapılan toplantıya da katılan Çelik, olası koalisyon arayışlarında AK Parti-CHP koalisyonuna ‘ihtiyatlı bir iyimserlik'le baktığını ve ümit beslediğini belirtti.
Çelik, önceki koalisyon tecrübelerini örnek göstererek şöyle devame etti: "Ben hatta arkadaşlara espri yoluyla dedim ki ‘Aynı kıza âşık olan iki genç birbirini harap eder'. Nitekim bunun örneklerini de bizzat yaşadık. DYP-ANAP koalisyonunu, biliyorsunuz çok kısa sürdü, bir nisan yağmuru gibi geldi geçti. Ama DYP ve SHP koalisyonu bazı sıkıntılara rağmen yürüdü. Bunu koalisyonlar çok iyidir anlamında söylemiyorum. Mümkün olsa tek parti hükümetinin ben yine Türkiye'nin derdine deva olacağını düşünüyorum."
HALK, ‘BENİM KAFAMA YATMADI' DEDİ
Seçimlerden önce hayati bir konu haline gelen ‘başkanlık sistemi'nin geleceğini de değerlendiren Çelik, şunları söyledi: "Başkanlık Sistemiyle ilgili olarak Sayın Başbakan, bu seçim sonuçlarıyla en azından şimdilik başkanlık sisteminin vatandaşın gündeminde olmadığını ortaya koyduğunu ifade etti. İster iyi anlatılamadı deyin ister başka türlü, sonuç bu. Halkın mesajını partimizin doğru okuduğuna inanıyorum. Siz halkın arzularına uymak zorundasınız. Eğer vatandaş ‘Arkadaş, bu başkanlık sistemi benim çok da kafama yatmadı' dediyse o zaman bunda ısrarcı olmayacaksınız."