Özel, başkanlık sistemine karşı çıkma gerekçelerini şöyle açıkladı: "Biz bu sisteme '(Cumhurbaşkanı Recep) Tayyip Erdoğan başkan olacak' diye karşı değiliz. Biz bu sisteme Kemal Kılıçdaroğlu başkan olacaksa da karşıyız. Çünkü bu sistemin ülkeye felaket getireceğine inanıyoruz. Parlamenter rejimden yarı başkanlığa, yarı başkanlıktan başkanlığa, başkanlıktan despotizme veya diktatörlüğe doğru evrilmenin bu dünyanın bir siyaset gerçeği olduğunu bildiğimiz için bu değişikliğe karşıyız. Böyle bir sistemde yargının üzerindeki baskıların azalmayıp artacağını bildiğimiz için, kuvvetler ayrılığının ayaklar altında ezileceğini bildiğimiz için, bir inancın diğer inançlara, bir mezhebin diğer mezheplere ve bir zümrenin ülkedeki herkes üzerinde kurmak istediği tahakkümü perçinleyeceğine inandığımız için karşıyız."
'ATATÜRK'E DE SORULMUŞTU'
Diğer taraftan Özel, "Atatürk, kurtuluşu başardıktan sonra kuruluş aşamasında yabancı gazetecilerle bir araya geldi. Gazeteciler Atatürk'e 'Ekselansları savaşı kazandınız. Yeni bir ülke kuracaksınız. İngiltere'deki gibi krallık mı, Amerikan tipi başkanlık mı yoksa padişahlığa devam mı edeceksiniz' diye sordu. Atatürk'ün cevabı 'Biz egemenliği saraydan alıp kurduğumuz meclise verdik. Halk meclisini seçecek. Bu ülkenin yönetim şekli cumhuriyet olacak. O cumhuriyet meclisi görev verirse, ben o görevi yapacağım' oldu. Sizler de halka 'Kardeşim Atatürk'ün kendine layık görmediği makamı kendisine layık gören adamdan bu memlekete fayda gelir mi?' diye sorun" diye konuştu.
Türkiye'nin yeni bir anayasayı konuşacak durumda olmadığına dikkat çeken Özel, "Anayasanın 'darbe anayasası' olduğu bilgi kirliliğidir. 'Fiili durumu düzelteceğiz' sözü yol kirliliğidir. 'Tayyip Erdoğan'ı başkan yapacağız' sözü hedef kirliliğidir. Bu 3 kirlilik ortadan kaldırılmadan Türkiye yeni anayasayı konuşamaz. Yeni anayasayı konuşmak için havanın temizlenmesi gerek. OHAL oksijenimizi alıyor. Oksijen olmayınca beyinler sağlıklı düşünemez, özgürlükleri talep edemez" dedi.