AK Parti ve MHP için 3 farklı senaryo

AK Parti ile MHP arasında anayasa için yapılan ittifakın bundan sonraki süreçte nasıl devam edeceğine ilişkin yeni senaryolar konuşuluyor. İki partinin planında işbirliği için seçim barajından, seçim sistemine kadar bir dizi başlık olduğu iddia ediliyor.

AK Parti-MHP işbirliği için, 'Referandum kampanyası, referandum sonrası ve 2019 sonrası' olmak üzere 3 senaryodan söz edildiği belirtildi.

Hürriyet'ten Nuray Babacan'ın haberine göre, AK Parti kulislerine de yayılan değerlendirmelere göre üzerinde konuşulan senaryolar şöyle:

1- REFERANDUM HESAPLARI

Birinci senaryoya göre, kabinede referandum öncesi hemen revizyona gidilecek. Üç bakan gidecek, yerine AK Parti içindeki MHP kökenli isimler bakan yapılacak.

MHP parti yönetiminden farklı olarak anayasa değişikliğine destek vermeyen MHP tabanına, bu yolla sıcak mesaj verilecek. MHP kökenli isimler kampanyada aktif olarak kullanılacak. Kampanyada, MHP teşkilatlarının ziyaret edilmesi gibi ilişkileri geliştiren adımlar da atılacak.

2- KABİNEYE MHP KÖKENLİ BAKANLAR

Bir diğer senaryoya göre, kabine revizyonu referandum sonrasına bırakılacak.

Başkanlığa hazırlık sürecinde kabinede MHP kökenli bakanlar da olacak. Hem mevzuatın başkanlık sistemine göre hazırlanması çalışmalarında bu isimlerden yararlanılacak, hem de olası bir seçimde, bu isimlerin desteği ile MHP tabanına mesaj verilecek.

3- BAŞKAN YARDIMCILIĞI İDDİASI

Üçüncü senaryoda ise anayasa değişiklik paketi referandumda onay alırsa, kabineye MHP kökenlilerin alınması 2019’daki seçim sonrasına sarkacak. Siyasi kulislerde, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Başkan Yardımcısı olarak görev alacağına dair değerlendirmeler de üçüncü senaryo için kullanılıyor.

Olası bir başkanlık sisteminde, iki cepheli yapının partileri zorunlu işbirliğine yönlendireceği yorumları yapılıyor. Kulislerde, "AKP-MHP sağ bloğu, CHP ve kendini yeniden tanımlayacak HDP de sol bloğu oluşturacak" deniliyor. Ancak bazı AK Parti kurmayları ise bugünkü seçim yasalarının değişmemesi durumunda, iki yapılı bir sisteme geçilmesinin mümkün olmayacağını değerlendiriyorlar.

SEÇİM SİSTEMİ DEĞİŞİKLİĞİ

Seçim sisteminin aynen kalması durumunda, son seçim örneklerinde olduğu gibi seçim barajı yüzde 7-10 olarak belirlense dahi, en az 4 partili bir parlamentonun ortaya çıkacağı, işbirliği ve ortak hareketin ancak bu partilerin uzlaşmaya varmasıyla mümkün olacağı dile getiriliyor. İki yapılı bir parlamentodan söz edebilmek için seçim sisteminde ‘dar bölge veya daraltılmış bölge’ye geçilmesi gerekiyor.