‘Cumhurbaşkanlığı WhatsApp grubu kurarsa kendiyle çelişir’

Cumhurbaşkanı ve büyükşehir belediye başkanları toplantısından sonra iletişimi güçlendirmek için bir WhatsApp grubu kurulacağının söylenmesi tartışmalara neden oldu. Gazeteci Füsun Nebil, Başlangıç Noktası programında bu kararın alınmasının daha önce alınmış güvenlik kararlarıyla çelişeceğini dile getirdi.

Geçtiğimiz Temmuz ayında Cumhurbaşkanlığı tarafından bir genelge yayınlanarak kamu kurum ve kuruluşlarının yerli ve güvenli yazılım kullanması gerektiği dile getirildi. Ancak geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve büyükşehir belediye başkanları bir araya geldikten sonra aradaki iletişimi güçlendirmek için bir WhatsApp grubu kurulacağı söylendi. Bu da teknoloji dünyasında tartışmalara neden oldu. Gazeteci Füsun Nebil, Başlangıç Noktası programında WhatsApp grubu kurma isteğinin eski alınmış kararlarla çelişmesini ve bu adımların yaratması muhtemel güvenlik sorunlarını anlattı:

‘EN AZINDAN YERLİ BİR UYGULAMA OLSUN’

“Biz lise mezunu arkadaşlarımızla arada bir buluşuruz. Bir gün bir WhatsApp grubu kuralım dediler, kurduk. Orada şakalar yapıyoruz, gülüyoruz. Ama ciddi bir iş yapıyorsunuz. Cumhurbaşkanlığı bir genelge yayınladı Temmuz ayında. 40 yıl önce çıkarılması gereken bir genelgeydi bu. Devlet yönetim kademelerinde yerli donanım ve yazılım kullanılmalıdır diyor. Buna aykırı bir şey Cumhurbaşkanlığı tarafından böyle bir grup açılması. Bunun güvenlik tarafını düşünmek yazım. Yerel yönetim orada ne konuşacak bizim yaptığımız gibi şakalar fıkralar mı paylaşacaklar bilmiyorum. Ama Mayıs ayında WhatsApp’ın hacklenebildiği ortaya çıktı. En azından yerli bir uygulama olursa hiç olmazsa hesap soracak bir makam olur.

Teknolojiyi bilmemek ve özümsememekle ilgili bir şey bu. Herkes teknoloji kullanıyor ama teknoloji okuryazarlığı henüz gelişmedi. Herkesin teknoloji bilmesi gerekmiyor. Ama en azından birinin WhatsApp’ın dezavantajlarını düşünmesi lazım. WhatsApp çok güvenli değil. ‘Man in the middle’ diye bir saldırı türü var ve bağlantıyı kesip araya giren kötü niyetli kişiler bütün yazılanları okuyabiliyorlar. Mark Zuckerberg’ün altında imzası olan Facebook gibi uygulamalarda da çok fazla veri sızıntısı ortaya çıktı. Cumhurbaşkanının ve yerel yöneticilerin örnek olması gerekir. Bu konuda dikkatli olunması şart.

PTT Messenger ile ilgili bir yazı kaleme aldım. Kurnazlık yapılmasını eleştirdim. Bu yazılım yüzde 100 yerli ve milli diye sunuldu. ‘Zebra Chat’ diye yabancı bir yazılımın üstüne ara yüz uygulandı. Şimdi değiştirildiği söyleniyor. Adı da PTTCell olmuş. Devlet kurumlarına hizmet verecekmiş. Kendileri geliştirdiyse ben de bundan mutluluk duyarım. Diyelim ki bir elbise dikiyorsunuz. Ceket yakası sert dursun diye tela koyacaksınız. Bunu dışarıdan alabilirsiniz çünkü bunda ceketin güvenliğini ilgilendiren bir şey yok. Ama mesajlaşma programı yazışmaları dışarı veriyor mu diye yüksek bir paranoyayla yaklaşmamız lazım. WhatsApp çok hızlı ve yararlı mesajlaşma sistemi. Ama bunun yerlisinin yapılması lazım. PTT bunu yaptığını söylüyor. Bence bunu beklemek lazımdı. Beni dijital dönüşüm ofisi aradı ve Cumhurbaşkanı'nın ağzından WhatsApp çıkmadı dediler. Bunu sadece bir belediye başkanının WhatsApp kurma görevini cumhurbaşkanı bana verdi dediğini duyduk. Böyle bir haberleşme iyi olabilir. Ama yerli olması ve kendi kaynaklarımızla geliştirilmesi lazım. Bunun devletin ilgili kurumlar tarafından incelenmesi lazım. Ama beyin göçü de var ve teknik birikim zayıfladı ülkemizde bunu da sırası gelmişken söylemek lazım.”