‘Türkiye'nin Brüksel saldırganını tutuklaması gerekiyordu'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Brüksel saldırganlarından birinin terör bağlantısının tespit edilerek sınırdışı edildiğini açıkladı. Ancak avukat Hüseyin Cihat Açıkalın, somut bağlantı tespit edilen kişilerin yasal sürece göre doğrudan sınırdışı edilemeyeceklerini ve tutuklanmaları gerektiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Belçika'nın başkenti Brüksel'deki terör saldırısının faillerinden birinin 2015 yılında Türkiye'de yakalanarak sınırdışı edildiğini açıkladı.

Erdoğan'ın bahsettiği kişinin saldırganlardan İbrahim El Bakraoui olduğu öğrenildi. Cumhurbaşkanı açıklamasında terörist savaşçı olduğunun bildirildiğini ancak sınırdışı edilen ülke tarafından terör bağlantısı tespit edilemeyerek, saldırganın serbest bırakıldığını söyledi.

Sınırdışı işlemleri, terör bağlantısı gibi davalarda uzmanlaşmış isimlerden Hatay Barosu avukatı Hüseyin Cihat Açıkalın ise prosedürün tam olarak böyle işlemediğini, terör örgütüyle bağlantısı tespit edilen kişilerin doğrudan iade edilemeyeceğini belirtiyor.

​‘TERÖR BAĞLANTISI TESPİT EDİLENLER TUTUKLANIR'

Açıkalın'ın aktardığı bilgilere göre, terör örgütüyle bağlantısına dair bir veri, arama ya da iade talebi olmaması durumunda yakalanan kişiler geldikleri ülkeye geri gönderiliyor:

"Eğer terör örgütü ile bağlantısı varsa ve Interpol'ün arama bülteninde, aranan teröristlerdense iade prosedürü şöyle işler: Önce iade edilmez, hakkında tutuklama kararı verilir. Yargılamayı yürüten ülke hangisiyse, o ülkeyle karşılıklı anlaşması varsa adli yardım anlaşması varsa o ülkeye iade edilir. Eğer terör örgütüyle ilintili olduğuna dair somut bilgi, Interpol kaydı ve Adalet Bakanlığı'na ulaşan bir iade talebi yoksa, sadece geldiği ülke neresiyse o ülkeye iade edilir."

Basına yansıyan bilgilere göre, Suriye'ye geçmek istediği için yakalanan Bakraoui, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü'nde iki gün gözaltında tutulduktan sonra hakkında herhangi bir yargı kararı olmaksızın, idari kararla, kendi talebi doğrultusunda Hollanda'ya sınır dışı edildi. Somut bir terör bağlantısı tespit edilmesi durumunda ise, yasal sürece göre Türkiye'de yargılanması gerekirdi.

‘BRÜKSEL SALDIRGANI TUTUKLANMADI GÖZALTINA ALINDI'

Bakraoui'nin Türkiye'ye girişinde veya Suriye'ye geçmeye çalışmasında, pasaportunda usulsüzlükler tespit edilmesi ve bu nedenle IŞİD'le bağlantısından şüphelenilmesi ihtimali üzerinde duran Açıkalın, Brüksel saldırganının bu nedenle gözaltına alınarak, geldiği ülkeye iade edilmiş olabileceğini belirtti.

Terör örgütü bağlantısının tespit edilmesi, Interpol tarafından arananlar listesinde bulunması ya da hakkında iade talebi olması halinde kişinin tutuklanacağını belirten Açıkalın, bu durumda önce ilgili ülkeye bilgi verileceği ve iade dosyasının bekleneceği, ardından o ülkeye tesliminin yapılacağını kaydetti. Açıkalın, bu kişilerin tutuklu halde teslim edildiklerini belirtti.

‘BELÇİKA DA İHMALKAR DAVRANDI'

"Burada şüpheden öteye bir durum söz konusu değil" ifadelerini kullanan Açıkalın, Belçika ve Hollanda makamlarının da Bakraoui'nin terör bağlantısını tespit edemediklerine dikkat çekti. Açıkalın "IŞİD gibi bir katil terör örgütünün mensubu olduğu iddiası var. Serbest bırakmak mecburiyetinde kalabilirsiniz ama takibi sürdürmeniz gerekirdi" diyerek Belçika ve Hollanda makamlarının da bu konuda ihmalkar davrandıklarını söyledi.

HATAY'DAKİ MERKEZDEN BAŞKA ÜLKERE IŞİD'LİLERİN TRANSFER EDİLDİĞİ İDDİA EDİLİYOR

Kısa bir süre önce, Suriye'de devam eden çatışmaların sınır kenti Hatay'a etkilerini anlatan bir rapor hazırlandı. Raporda yer alan bilgilere göre Anayazı'da bir yurt tahliye edildikten sonra, etrafına duvar örülerek ve camlarına siyah film çekilerek bir geri gönderme merkezi haline getirildi. Rapora göre bu merkezde IŞİD militanları da bulunuyor ve teröristler üçüncü ülkelere transfer ediliyor. Raporun koordinatörü Ali Ergin Demirhan, Sputnik'e yaptığı açıklamada, kim oldukları, hangi örgütle bağlantılı oldukları bilinmesine rağmen, bu kişilerin soruşturmaya tabi tutulmadıklarını aktarmıştı.

ANKARA'NIN IŞİD'LE TAKAS YAPMASI BRÜKSEL İLE GERİLİM YARATMIŞTI

Ankara ile bazı Avrupa ülkeleri yönetimleri daha önce Türkiye'nin IŞİD ile takas anlaşması yapması nedeniyle gerilim yaşamışlardı. Türkiye'nin Musul Başkonsolosluğu'nda IŞİD tarafından rehin alınan 49 kişiye karşılık Ankara, hapisteki 180 IŞİD militanını 2014 yılında serbest bıraktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da üstü kapalı bir şekilde de olsa kabul ettiği takas anlaşması tepki çekti.

İngiliz Times gazetesinin ulaştığı listeye göre, takasla serbest bırakılan IŞİD militanları arasında 2 İngiliz, 3 Fransız, 2 İsveç, 1 Belçika ve 2 Makedonya vatandaşı da bulunuyordu. Takasın ardından İngiltere ve Danimarka makamları, Ankara yönetiminden açıklama istediler.

Basına yansıyan bilgilere göre, takas anlaşması kapsamında serbest bırakılan IŞİD militanlarından biri Johan Castillo Boens'di. Boens'in IŞİD'e gönderilmesi Belçika yönetimi ve basını tarafından sert bir şekilde eleştirildi.

Danimarkalı yazar Lars Hedegaard'a suikast ile suçlanan ve Interpol tarafından aranan IŞİD militani Basil Hassan'ın Türkiye tarafından serbest bırakıldığının ortaya çıkması, iki ülke arasında diplomatik krize yol açtı. Interpol'ün arananlar listesinde bulunan Hassan'ın tutukluluğuna dair herhangi bir kayıt bulunamaması, bildirilmesine rağmen IŞİD militanının cezaevine konulmadığını ortaya çıkarmıştı.