Yarım saat süren görüşmeye ilişkin yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Suriye konusunda iki lider de özellikle Irak Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) ilerleyişinin durdurulması ile ülkedeki iç savaşa çözüm bulunmasına yardım sağlamanın hem İngiltere hem de Rusya'nın menfaatine olduğuna hemfikir oldu. Liderler, Suriye krizine ilişkin görüşmelerin tekrardan başlatılması için kendi ulusal güvenlik danışmanlarının bir araya gelmesini kararlaştırdı. Cameron, Devlet Başkanı Beşar Esad'ın Suriye'deki çözümün bir parçası olamayacağına yönelik inancını yineledi. Liderler ayrıca bu çabanın bir parçası olarak, hem İngiltere hem de Rusya'nın ılımlı Suriye muhalefetiyle görüşmelere devam etmesinde hemfikir oldu."
Ukrayna'ya ilişkin olarak ise Cameron'ın telefonda Putin'e, İngiltere ve Rusya arasında bu konuda 'derin farklılıklar olmasına devam edileceğini' söylediğini, ancak 'önceliğin şimdi Minsk anlaşmasının tamamıyla uygulanmasına verilmesi' gerektiğinin altını çizdiği kaydedildi.
Açıklamada, "Cameron, Üçlü Temas Grubu'nun bir araya gelmeye ve grubun öne çıkan sorunlar üzerinde çalışmaya devam etmesine duyulan ihtiyacın önemini vurguladı. İran'ın nükleer programı konusunda İngiltere ile Rusya'nın birlikte başarılı bir şekilde çalıştığını da kaydedildi" ifadesi kullanıldı.
İngiltere'de 7 Mayıs'ta yapılan genel seçim sonucu David Cameron liderliğindeki Muhafazakar Parti tek başına iktidar olmuştur. Yeni parlamento döneminde Avam Kamarası'nda Muhafazakar Parti'nin 331, İşçi Partisi'nin 232, İskoç Ulusal Partisi'nin (SNP) 56, Liberal Demokrat Parti'nin ise 8 sandalyesi bulunuyor.