Konuyla ilgili Twitter hesabından açıklama yayımlayan Puşkov, "İdlib'deki kimyasal saldırı, (ABD Başkanı Donald) Trump yönetiminin Esad'ı devirmekten vazgeçme kararından hemen sonra gerçekleşti. Saldırının kimseye faydası yoksa, Esad'a da yoktur" dedi.
— Алексей Пушков (@Alexey_Pushkov) 5 Nisan 2017
İDLİB'DE KİMYASAL SALDIRI
Suriyeli muhalifler, İdlib'e bağlı Han Şeyhun kentinde gerçekleştirilen kimyasal saldırıda 80 kişinin hayatını kaybettiğini ve 200 kişinin yaralandığını ifade ediyor. Muhalifler saldırının sorumlusunun Suriye ordusu olduğunu ileri sürdü. Suriye ordusu ise suçlamaları kesin bir dille reddederek olayın militanlar ve onları yöneten güçler tarafından gerçekleştirildiğini belirtti.
Rusya Savunma Bakanlığı da Han Şeyhun'da Irak'a gönderilen kimyasal silahları içeren militanlara ait bir mühimmat deposunu vurduğunu duyurdu. Olayla ilgili soruşturmayı Birleşmiş Milletler Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) gerçekleştiriyor. Ancak henüz saldırının faili tespit edilemedi.
KİMYASAL SİLAHLAR TESLİM EDİLMİŞTİ
Suriye, başkent Şam yakınlarındaki Guta'da 2013'te düzenlenen bir kimyasal silah saldırısının ardından, Kimyasal Silahlar Sözleşmesi'ne (CWC) katılmıştı.
Katılım, Rusya ve ABD'nin, Suriye'deki kimyasal silahların OPWC denetiminde imha edilmesine yönelik anlaşmanın sonucunda gerçekleşmişti. Söz konusu anlaşma, ABD'nin Suriye'ye askeri müdahalede bulunmasını önlemişti.
Nitekim OPCW, Ocak 2016'da Suriye'deki tüm kimyasal silahların imha edildiğini açıklamıştı.