Kırımlı bilim insanları, viroloji ve genetik olmak üzere iki bilim dalından yararlanarak solunabilen alternatif bir aşı geliştirdi.
Kırım Federal Üniversitesi Biyokimya Bölümü Hücre Teknolojileri ve DNA İlaçları Laboratuvarı Başkanı Doç. Vladimir Oberemok, geliştirdikleri aşının enjeksiyon yapılmadan solunarak alınabileceğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
"Koronavirüs genomunun küçük bir parçası, vücudun onu tanımlayabilmesi ve spesifik antikorlar geliştirebilmesi için CpG adacıkları ve antijen şeklinde doğuştan gelen bağışıklık aktivatörüne ‘dikilecek’. Aşının etkisi, hücrelere etkili bir şekilde nüfuz eden ve uzun süreli bir etkiye sahip olan tiyofosfat oligonükleotidlerin özellikleri ile sağlanacak. Aşımızın bir diğer avantajı da enjeksiyon yapılmadan intronazal olarak yani basitçe solunarak alınabilmesidir.”
Aşılamadan sonra enfeksiyon tehdidinin ortadan kalkacağına vurgu yapan Oberemok, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Koronavirüsün genom yapısında bulunan CpG adacıkları, sitokin fırtınası ve ciddi akciğer hasarı olan ağır hastalık formlarını tetikliyor. Ancak pandeminin başlangıcından bu yana sayıları azaldı, bu da hastalıktan ölüm oranının giderek azalacağı anlamına geliyor. Oligonükleotid ile aşılamadan sonra, gerçek bir enfeksiyon tehdidi olmayacak."
Bilim insanı, yüksek ölüm oranının virüs için faydalı olmadığını belirterek, "Sonuçta, hasta ölürse, enfeksiyonu artık sağlıklı bir kişiye aktaramaz. Bu, hızla yayılabilen daha az tehlikeli virüs suşlarının insan popülasyonunda sabitleneceği anlamına gelir. Yeni koronavirüsün sonsuza kadar bizimle olduğunu anlamız gerekiyor. Bu nedenle, etkili olan aşıları bulmak ve seçimde bir alternatife sahip olmak için farklı aşılar arasında rekabete ihtiyaç var" dedi.
Gerekli finansmanı aldıktan hemen sonra aşının testlerine başlayacak olan Kırımlı bilim insanlarının çalışmalarının sonuçları uluslararası bilimsel dergi Inflammation Research'te yayınlandı.
