Gazeteci Toker: İşsizlik çok yakıcı bir sorun olmayı sürdürüyor

TÜİK'in, mayıs ayına ilişkin açıkladığı işsizlik verilerini Zafer Arapkirli ile Seyr-i Sabah’a değerlendiren Çiğdem Toker, “Rakamların ötesinde geniş anlamda bir işsizlik var. O da iş bulmaktan ümidini kaybedenlerle birlikte binde 4 artmış, yüzde 16’ya varmış. Dolayısıyla işsizlik çok yakıcı bir sorunumuz olmayı sürdürüyor” dedi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mayıs ayı dönemine ait iş gücü verilerini açıkladı. Buna göre işsizlik oranı yüzde 10.2'ye yükseldi. Yurt genelinde yapılan araştırma sonuçları işsizlere yenilerinin eklendiğini gösterdi. Açıklanan işsizlik rakamlarını değerlendiren gazeteci Çiğdem Toker, "İstatistiklerle ilgili istediğiniz yorumu yapıp onları istediğiniz gibi takdim edebilirsiniz. Başka şeylerle çarpıp bölebilir, kıyaslayabilirsiniz. Fakat değiştiremeyeceğimiz bir gerçek var. İşsizlik çok uzun bir süredir iki haneli rakamlarda" şeklinde konuştu.

Toker, rakamların ötesinde bir işsizlik oranının olduğuna işaret etti: "Geçen yıla göre mayıs ayına bakacak olursak yüzde bire yakın artmış durumda. Rakamların ötesinde geniş anlamda bir işsizlik var. O da iş bulmaktan ümidini kaybedenlerle birlikte binde 4 artmış, yüzde 16'ya varmış. Dolayısıyla işsizlik çok yakıcı bir sorunumuz olmayı sürdürüyor.

‘BU İSTİHDAM ARTTIRICI TEŞVİKLER VE KREDİLERE RAĞMEN ORTAYA ÇIKAN BİR TABLO'

Son bir yılda genç işsiz sayımız 143 bin kişi artmış. Bunlar resmi veriler. Üniversiteli işsiz sayımız 151 bin, her 5 gencimizden biri işsiz. Daha ne olsun. Rakamlarla konuşuyoruz ama bunların hepsi birer hayat. Geçim sorunu, umutsuzluk anlamına geliyor bu. Rakamlar üzerinden parlak bir tablo sunacak halde değiliz. Üstelik bu istihdam arttırıcı teşvikler ve kredilere rağmen ortaya çıkan bir tablo. İkinci çeyrekte imalat sanayi var. İstihdam geçen seneye göre yüzde 35 bin kişi azalmış."

‘MASKELENEN SORUNLAR VAR'

Toker şöyle devam etti: "İnşaat üzerinden bize bir kalkınma planı sunuluyor. Aslında bunun bütçede yarattığı tahribat alım garantileri dolayısıyla getirisinden çok daha fazla. Burada inşaattan kaynaklanan istihdam, ömürlü ve nitelikli bir istihdam değil. Ayrıca son derece güvencesiz koşullara tekabül ediyor. ‘İş cinayetleri' konusu var. Çalışma hayatında her gün çok sayıda işçi, inşaatların iş güvenliği standartlarına uygun olmaması yüzünden yaşamını yitiriyor. Bunun gibi maskelenen sorunlar var."

‘UZUN TATİLLERİN ZARARI YARARINDAN ÇOK OLUR'

Öte yandan 10 gün sürecek olan Kurban Bayramı tatiliyle ilgili de değerlendirmelerde bulunan Toker, "Ben turizme katkısının bir miktar sınırlı kalacağını düşünüyorum. Tatilden kaynaklanan istihdam ve üretim kaybının yanında bu gelirlerin sınırlı kalacağını düşünüyorum. Bu konuda Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci sık sık buna değinir. Bu tatillerle mutabık değil. Kendisi iş dünyasından geliyor, bunların üretim açısından fazla olduğunu söylüyor. Turizmde gelir kaybı o kadar çok yüksek oldu ki belki bir parça katkı sağlayacaktır. Ama ekonominin tamamına arz-talep dengesi açısından bakarsak ben uzun tatillerin zararının yararından çok olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.