Ekrem İmamoğlu’nun başarısının arkasındaki en önemli unsurlardan biri iletişimin gücü oldu. İmamoğlu’nun seçim kampanyası boyunca kullandığı dil ve başta basın olmak üzere tüm kamuoyuna yaklaşımı dikkat çekti.
Bu başarının arkasındaki önemli isimlerden biri, basın danışmanı Murat Ongun, başta sosyal medya olmak üzere tüm kanallarda yarattıkları açık ve şeffaf iletişimin başarıyı getirdiğini vurguladı. Ongun, ilerleyen süreçlerde de İstanbul Büyükşehir Meclisi toplantılarını canlı olarak yayınlayacaklarını ve basına karşı şeffaflığın devam edeceğini söyledi:
“Mazbata uzun zamandır beklediğimiz bir şeydi. Haber geldiğinde başkanla bir toplantıdaydık. Ben yola çıkıp mazbatayı alma konusunda daha telaşlıydım. Başkan benden daha soğuk kanlıydı. Adliyede bir izdiham vardı. Zor girdik, zor çıktık ama hepsine değdi. Hala da o güzelliği yaşıyoruz. Dün 17 Nisan’dı. Ben 17 Nisan 2014’te İmamoğlu ile çalışmaya başladım. O zamanlarda Beylikdüzü’nde İmamoğlu’nun büyükşehir başkanı olacağı konuşuluyordu. Biz onunla okullara gittiğimizde çocukların ona sevgisini görünce çok şaşırdım. O gün itibarıyla Beylikdüzü çalışmalarına başlandı. Ben İstanbul’a duyarsız kalamam demişti. İstanbullu ne istiyor neyi seviyor araştırmaları yaptık. Genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, 12 Kasım 2018 günü Hürriyet gazetesinde ilk kez Ekrem İmamoğlu ismini telaffuz etti. 12 Kasım-18 Aralık arasını iyi bir hazırlık dönemi olarak geçirdik. İdari ve kampanya konusunda çalışmalarımızı tamamladık. 18 Aralık’ta bizim için bir koşu başladı. Özellikle sosyal medyada iyi işler çıkardık onun bize çok iyi bir katkısı oldu.
Zoru becermeyi seven bir insan İmamoğlu. İlk günlerde biraz daha fazla enerji harcadık ama biz günümüzün en önemli kısmını nasıl bir yönetim felsefesi gelecek, nerede kim çalışacak diye baktık. Bir süre sonra İstanbullular görecek ki çok iyi bir yönetim kadrosu gelecek. İmamoğlu liyakate çok önem veren biridir. İnsanları ayırmaz, kafasında kalıplar yoktur. Kim neyi iyi yapacaksa onu seçer. Herkesin kafası ferah olsun. Başkanın kafasında bir isim vardır o ismi söyler gibi bir şey yok. Ciddi bir ekip kurdu. İnsan kaynağı uzmanı ve bu konuda yüksek lisansı var. Orada profesyonel bir yönetim kadrosu oluşturma işi yürüyor.
Bundan birkaç gün önce BBC’de bir belgesel seyrettim Erdoğan ile alakalı. Orada bir gazete kupürü gördüm: Erdoğan kadınlarla kazandım diyor. Aslında 1994’ten bu yana değişen bir şey yok. Biz de kadınlarla kazandık ama gençler ve çocuklarla da kazandık. Ekrem Bey’in eşi hem moral hem psikolojik bir destek oldu. Sosyal medyada çok güzel bir ekip kurduk. Bu çark birbirini çok iyi besledi. Biz yabancıların başarısını konuşmayı severiz. Obama ve Trump gibi kampanyalar çok konuşuldu. Yapılan birçok yabancı kampanyanın on katı daha çok ses getiren kampanyalar gerçekleştirdi bizim ekibimiz. 2015 yılında Beylikdüzü’nde televizyon kurunca Ekrem Bey’in bütün icraatlarını kayıt altına aldık. Orada yaptığımızı İstanbul’da yapacağız filmleri yaptık. Mesela bir tapu sorunu vardı onları çözdük. O filmi yapınca İstanbul’un 60 tapu sorunu yaşayan sosyal medya kullanan mahallelerine bunu gösterdik. Film kiminle ilgiliyse mutlaka onların görmesini sağladık.
Biz hem kampanya döneminde gerekse seçim döneminde sıfır hayal kırıklığıyla yürüdük. Kurduğumuz yapıda oy verilen okullarda insanlar var. Ama unutmayın sadece büyükşehir seçilmiyor. Bir ilçe belediye başkanı olarak Ekrem Bey ilçelerde yapılan seçimlerde başkan adaylarının odağının daha çok ilçeye olacağını biliyordu. Biz 10 bin kişilik İstanbul gönüllüsü bulduk. Bunların 4 bini seçimde çalıştı. Elimizde veri olduğu için son derece rahattık. YSK’nın yayın yasağına rağmen Yıldırım’ı yüksek göstereceklerini biliyorduk. Hem YSK’dan veri alıyoruz hem sahadan veri alıyoruz. Biz kendimizi önde görüyorduk ama AA bizi geride gösteriyordu. Sadece yüzde 90’ı açılıp Ekrem İmamoğlu 4 puan geride olunca biraz tereddüt ettim. Ama gardımızı düşürmek için AK Parti’nin yoğun oy aldığı yerleri önce koyduklarını gördük. Bir teknik analist arkadaşımız geldi ve yüzde 94’ten sonra bu manipülasyonları sürdürmelerine imkan yok, yüzde 95’te eşitlenip sonra öne geçeceğiz dedi. Bunun belgeselini yapıyoruz. Sonuçta doğru ve haklıyız. Elimizde veri olunca kendimizi savunmak dünyanın en kolay işiydi.
'İLK MECLİS KAMERAYLA BÜTÜN SOSYAL MECRALAR VE TELEVİZYONLARDA CANLI'
Hem tüm gazeteci meslektaşlarıma hem de İstanbul halkına yüzde 100 şeffaflık sözü veriyoruz. Bakanımız bu konularda çok şeffaftır. İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi her ayın ikinci pazartesi günü toplanır. Ama biz İstanbul belediye meclisinde kararlar nasıl alınır, kim ne söylüyor duyamadık. Hatta belediye başkanının yanında büyükşehire giden biri olarak ben bile bir bilgi sahibi olamadım. Ekrem Bey’in orada yaptığı konuşmaların bile kaydını alamadık. Mazbatayı aldık beş gün sonra ilk meclis var. İlk meclis 4-5 kamerayla bütün sosyal mecralarda ve televizyonlarda canlı yayınlanacak. Bütün İstanbullu sokağı ve mahallesiyle ilgili hangi kararlar alınıyor görecek.
Basına rutin bilgilendirme kısmı çok önemli. Bilgi kirliliğini önlersiniz. Bir basın sözcülüğü oluşturmayı konuştuk. Periyodik olarak gazetecilerin karşısına çıkıp konuşulacak. Şeffaflık konusunda bütün halkımız bizden emin olabilir. Başkanımız makam odasından da canlı yayın yapacağını söyledi.”