Mahkemenin 508 yıllık bir cezaya hükmettiğini hatırlatan Dilberoğlu, "Gerçekten çok büyük bir ceza. Fakat içimizdeki yarayı tam olarak dindirdiğini söyleyemeyiz. Burada sabahtan bu yana mağdur ailelerimizin ve çocuklarımızın yanında olarak, onların en güzel şekilde temsil edilmesini, sanığın en ağır ceza alması ve sanığa indirim sebeplerinin uygulanmaması için hukuki bir mücadele verdik" diye konuştu.
'YARGILAMAYI UZATACAK BEYANLARDA BULUNDULAR'
"30'a yakın baro müdahil oldu. Yargılamanın uzun sürmesinde de bunun etkisi vardı. Baroların büyük kısmı dosyayı incelemediklerini, dosyaya vakıf olmadıklarını belirterek, dosyanın genişletilmesiyle ilgili talepte bulundular. Bunun için de ek süre istediler. Dosyayı uzatmaya yönelik bir hareketti. Mahkeme itibar etmedi ve tüm talepleri reddetti. Barolar ve bu düşüncede olan sivil toplumdan müdahillik talebinde bulunan, ortak hareket eden herkesin düşüncesi, adeta 'duruşmayı sabote etmekti'. İstedikleri; bu dosya kapanmasın, mümkün olduğunca Türkiye gündeminde konuşulur olsundu. Böyle bir düşünceyle çocuklara ve ailelere ne kadar faydalı olabilirler, herkesin vicdanına bırakıyorum ama görüşleri, hareketleri, talepleri mahkeme tarafından kabul görmedi."
'ENSAR VAKFIMIZA TECAVÜZCÜ YAFTASI YAPIŞTIRILDI'