Habere göre, Mısır'daki Cemaat İslamiye üyesi olan ve öldürülen eski El Kaide lideri Usame bin Ladin'e yakınlığıyla tanınan Rifai, Türkiye'den Suriye'ye El Kaide'nin Suriye kolu Nusra Cephesi ile El Kaide bağlantılı Ahrar'uş Şam'ın yakınlaşmasını sağlamak için gitmişti.
Rifai, 2001 yılında Suriye'de yakalanıp Mısır'a iade edilmiş ve eski Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek devrilene kadar hapiste kalmıştı.
Gazeteye konuşan ABD'li uzmanlar, Türkiye'nin tutumunu ‘şizofreni’ olarak nitelendirerek, bir yandan IŞİD'e karşı mücadelede adımlar atıldığını, diğer yandan ise Batılı hükümetler tarafından ‘terörist’ sayılan diğer İslamcılara destek verildiğini söyledi.
‘TÜRKİYE, HAMAS VE MÜSLÜMAN KARDEŞLER MENSUPLARINA SIĞINMA SAĞLIYOR’
ABD'li yetkililer, Taha gibi sürgündeki bazı başka isimlerinde de Suriye'deki El Kaide gruplarına destek verdiklerini kaydetti. Haberde, Türkiye'nin Hamas ve Müslüman Kardeşler mensuplarına da sığınma sağladığına dikkat çekildi.
Türk yetkililer ise, özellikle Nusra Cephesi'ne yönelik politikalarının ‘iki yüzlü’ olduğu iddiasını reddediyor. Washington Post’un haberine göre bir Türk yetkili, ABD'nin de Türkiye'nin ‘terörist kabul ettiği YPG'ye silah ve eğitim verdiğini söyledi.