Acet, 15 Temmuz planlayıcılarının, darbe için düğmeye basmadan önce, kilit isimlerle ilgili bir takım görevlendirmeler yaptığının belli olduğunu, 'görevlilerin' bir kısmının bilindiğini ama bir kısmının ise hâlâ meçhul olduğunu ifade etti.
"İzin almadığım için ismini veremeyeceğim yalnız. Üst düzey bir İçişleri Bakanlığı yetkilisini teslim almak için, terörle mücadelede gece gündüz birlikte mesai harcayıp devlet işlerini o güne kadar birlikte yürüttükleri, hatta ailecek oturup kalktıkları bir Korgeneral'e görev verilmişti. Darbe girişiminin önemli aktörlerinden olan bu korgeneral, söz konusu ismi teslim almak için o gece buluşma teklifinde bulunmuş, ancak fiziki şartlar nedeniyle bu mümkün olmamıştı."
'ÖZEL KALEMDE OTURUP MÜNASEBETSİZ LAFLAR EDEN ESRARENGİZ ADAM'
Yazısında darbe gecesi MHP Genel Merkezi'nde olup bitenlere değinen Acet, şöyle devam etti:
Herkes Genel Başkan'ın makam odasının bulunduğu katın özel kaleminde toplandı. Bahçeli vakitlice darbeye karşı çıkıp, safını belli etmiştir. O sırada orada bulunan herkes, bu bilgiye sahiptir. Ancak, darbenin başarılı olmayacağının anlaşılacağı saatlere henüz gelinmemiştir. Ancak o sırada, makam odasının özel kaleminde daha önce kimsenin görmediği bir adam peydah olmuştur. Bu adamı ne kimse tanımaktadır, ne de partide herhangi bir görevinin olup olmadığı bilinmektedir. Ancak, ilk başta orada bulunanların aklına, memleketin içinde bulunduğu nazik durum nedeniyle bu adamın kim olduğunu sorup soruşturmak da gelmemişti.
'MERAK ETMEYİN ÜSTÜMÜZDEN UÇANLAR TÜRKMEN ÇOCUKLARI'
Özel kalemde 40 yıldır oraya girip çıkan birisiymiş gibi davranışlar sergileyen bu esrarengiz adamla, partinin önde gelen isimlerinden biri az önce asansörde karşılaşmıştı. Adam, Bahçeli'nin yakın kurmayına ismiyle hitap ettikten sonra, dışarıdan gelen F-16 gürültülerini kast ederek, 'Merak etmeyin bu üstümüzden uçanlar Türkmen çocukları' der.
'Merak etmeyin!' diye ortaya atılır önce. Orada bulunanları yatıştırmak isteyen bir kurtarıcı edasıyla. 'Buraya geldikleri zaman onlara 'Devlet Bey bende' diyeceğim' diye devam eder. O gün orada bulunan ve bana bunları anlatan bir partilinin ifadesiyle, 'O akşam darbeci bir tim, Bahçeli'yi teslim almak üzere MHP Genel Merkezi'ne gelecek, güya bu adam da 'Bahçeli bende' diyerek onları geri gönderecekti.'
Hikayenin nasıl bittiğini biliyor musunuz? Aynı kişi aynı lafları ikinci defa edince, birkaç partili öfkeyle yerlerinden kalkıp bu esrarengiz adamı, özel kalemden kovalıyorlar. Ama şimdi 'Acaba doğru mu oldu? Yapılan doğru muydu?' diye bir soru var orta yerde. Acaba, 'Darbeciler gelirse Bahçeli bende deyip onları geri göndereceğim' diyen adam, gerçekten münasebetsizin teki miydi? Yoksa, darbe olduktan sonra MHP Genel Başkanı'nı teslim almak için görevlendirilmiş birisi miydi diye."