Yalova Barosu ve Atatürkçü Düşünce Derneği Yalova Şubesi tarafından düzenlenen 'Referandum ve Anayasa Değişikliği' başlıklı konferansa katılmak üzere kente gelen Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, program öncesi basın mensuplarıyla bir araya geldi.
'ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ TEKLİFİ BÖLÜCÜ TERÖR ÖRGÜTÜ TARAFINDAN DESTEKLENMEKTEDİR'
Feyzioğlu, demokratik ülkelerden toprak koparmak için silahlı eylem yapan örgütlerin uluslararası hukukta 'terör örgütü' olarak adlandırıldığını, demokratik olmayan ülkelerde silahlı eylemlere girişen örgütlerin ise 'özgürlük hareketi' veya 'gerilla hareketi' olarak adlandırıldığını söyledi. Feyzioğlu sözlerine şöyle devam etti:
"Bu arz ettiğim kesim belgeli bilgidir. Bir devletin demokratik olması için yargısının mutlaka yürütmesinden bağımsız olması, yasamasının da yürütmeyi belli ölçülerde denetleyebilir bir güce sahip kılınması şarttır. Demokratik olmayan devletlerin hali ise yargının ve yasamanın devlet başkanına ya da yürütmeye bağlılığı şeklinde açıklanır. Önümüzdeki anayasa değişikliği teklifi hain, kanlı, alçak, bölücü terör örgütü tarafından desteklenmektedir. Bu desteklenmenin sebebi, bölücü örgütün uluslararası hukukta sınıf atlayarak 'terör örgütü' sınıfından 'özgürlük hareketi' sınıfına yükselmesini sağlamak amaçlıdır. Söz konusu desteği, bir algı operasyonuyla tersten vermek anlaşılan daha faydalı görülmüştür. Bölücü terör örgütü 2010 referandumunda Türkiye’nin hukuk devleti yapısını yerle bir eden referandumda nasıl destek vermişse, aynı desteği bu defa başka bir taktikle hiç kuşkunuz olmasın vermektedir. Çünkü Türkiye’nin yargısı bir tek kişiye bağlandığında ve meclisi bir tek kişinin etkisi altına girdiğinde, bölücü terör örgütü, tıpkı Suriye’deki yavrusu gibi uluslararası hukukta meşruiyet kazanacağını hesaplamaktadır."
'YAVRU BÖLÜCÜ TERÖR ÖRGÜTÜ ULUSLARARASI HUKUKTA MEŞRUİYET KAZANMIŞTIR'
Feyzioğlu, "Yani meşruiyet kazanmıştır. Uluslararası hukukta bu meşruiyeti kazanmasının sebebi; Suriye’deki rejimin uluslararası standartlarda demokratik olmamasıdır" dedi.
Feyzioğlu, PKK’nin 2010 yılında vurduğu referandum darbesini tamamlamak adına, 2017’de de bu değişikliğin geçmesini canı gönülden istediğini kaydetti.
'GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN DEMOKRASİ LAZIMDIR'
"Türkiye’yi uluslararası hukukta meşrulaşmış her türlü desteği açıktan alır hale gelmiş bir terör örgütüyle karşı karşıya bırakmaya değecek ne vardır elimizde? Yani derdimiz bu anayasa mıdır? Olmamalıydı. Bir elinizde en üstün milli menfaatler vardır, diğer elinizde ise şahsi bir talep vardır. Bu şahsi talep yersizdir, lüzumsuzdur. Türkiye’nin bir cumhurbaşkanı vardır, Sayın Cumhurbaşkanı ülkenin başında devam etmektedir. Türkiye’nin bir başbakanı vardır. Bir hükümeti vardır. Siyasi partileri vardır, parlamentosu vardır. Bütün bunlar varken, hiçbir mantıklı makul gerekçe olmaksızın, temel bir sistem değişikliği ve buna bağlı rejim değişikliğini zorlamak bahsettiğim korkunç tehlikeyi somutlaştıracaktır. Söylenen nedir? Güçlü Türkiye için istiyoruz. Ben de size şunu söylüyorum; Güçlü Türkiye için demokrasi lazımdır. Güçlü Türkiye için yargısı devlet başkanından bağımsız, meclisi temsil gücüne sahip bir devlet başkanını denetleyebilir bir Türkiye lazım. Aksi Türkiye’yi korkunç bir iç savaşa sürüklemektir. Aksi, Türkiye’nin karşısında hain terör örgütünü uluslararası hukukta ve uluslararası camiada meşru hale getirmektedir. Biz terör örgütünün uluslararası hukukta meşruiyet kazanmasına, güçlenmesine ve böylece halkımızın canını daha fazla yakmasına evlatlarımızı katletmesine karşıyız. Bu sebeple sonuna kadar ‘hayır’ mücadelesini anlatarak veriyoruz. Sloganla değil, söverek değil, bağırarak değil."