Bakan Soylu, AK Parti Muş 6. Olağan Merkez İlçe Kongresi'nde yaptığı konuşmada, 21. yüzyılda önemli bir yolculuğa çıktıklarını, büyük bir milletin evladı olunduğunun bilinciyle hareket ettiklerini söyledi.
'SINIRLARI CETVELLE ÇİZDİLER'
"Sadece içimizdeki hainlerle PKK, FETÖ, DEAŞ'a karşı değil dünyada oluşturulmaya çalışılan yeni bir zulüm düzenine karşı da safları sıklaştırıyoruz. Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra sınırları cetvellerle çizdiler. Tutmadığını hep birlikte gördük. 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da bir birlik oluşturdular. Görünüyor ki o da çatırdıyor. Şimdi Ortadoğu'daki mazlumlar üzerinde hesaplar yaparak kurtulmaya çalışıyorlar. Kimse kusura bakmasın, dünya bir avuç seçilmişin yapboz tahtası değildir. New York'ta, Berlin'de, Viyana'da yaşayan insan ne kadar insansa Kerkük'te, Musul'da, Halep'te Filistin'de yaşayan insanda onun kadar insandır. Yaşam hakları eşittir. Tarih kitaplarımız saydığım yerlerle doludur. Halep'le, Şam'la Kerkük'le, Musul'la doludur. Bize tarihimizi unutturmak isteyenler bunu başaramadılar. Çanakkele şehitliğimiz bu saydığım yerlerden gelen gencecik evlatlarımızın isimleriyle doludur. Demek ki burada atılan her adımın bizimle ilgisi vardır."
'DERTLERİ MÜSLÜMAN COĞRAFYASINA DİZ ÇÖKTÜRMEK'
Soylu, Türkiye'nin gerek insan hakları gerekse siyaset ve etik açıdan olması gereken yerde durduğunu ve birilerinin kafa karışıklığını hayretle izlediğini söyleyerek, ABD'de büyük bir kafa karışıklığının yaşandığını, bir yandan teröre karşı mesajlar verirken, diğer yandan terör örgütlerine kamyon kamyon silah gönderildiğine dikkati çekti.
"DEAŞ'la savaşıyorlarmış. Hangi DEAŞ? DEAŞ'ı kim icat etti? O topraklara neden getirildi? Bizi aldatmaya, uyutmaya çalışmayın. Sizin derdinizin ne olduğunu biliyoruz. Bu coğrafyayı huzursuzluk içine koymak. Bir taraftan Taliban, El Kaide, DEAŞ. Bir taraftan Irak'ı, Suriye'yi, Yemen'i karıştır, diğer taraftan 'Türkiye'yi nasıl karıştırabilirim' diye elli türlü tezgahın içinde ol. Dertleri Müslüman coğrafyasına diz çökertmektir."
Soylu, tüm zorlukları aşarak köyleri şehirlerle birleştirdiklerini, üniversiteler yaptıklarını, hastanelerde kuyrukların bitirildiğini söyledi: "Biz geçmiş dönemde çok büyük sıkıntılar çektik. Bu ülkede hizmet eden başbakanları astılar. Evlatlarımızı birbirlerine düşürdüler. 28 Şubat'lar, darbeler oldu. İnsanların kimliklerini, değerlerini fişlediler. Bu ülkede birçok sıkıntılar çekildi. Gecelik yüzde 8 bin faizlerle insanlar işsiz kaldı. Esnaf dükkanlarını açamaz oldu. Millet büyük bir inanç ve kararlılık ortaya koydu. Memleketimizi anarşiyle, terörle karşı karşıya bırakarak bunu bize kader olarak belletmeye çalıştılar. Bundan ne zaman kurtulacağız diye birbirimize sorduk. Bizi geri götürmeye çalıştılar ama 21. asrın başından itibaren bambaşka bir anlayış ortaya koyduk. Kişi başına gelir 3 bin dolardan 11 bin dolara çıktı. İhracatımız beş kat arttı. Daha fazla artacak. Şükürler olsun bu ülkede insanlarımız yarın ne olacak diye bir endişe duymuyorlar. 15 Temmuz'dan sonra 2017'de ilk çeyrekte yüzde 5 ikinci çeyrekte ABD'ye de Avrupa'ya da kapak olsun yine yüzde 5 büyüdük. 15 Temmuz'u yapanlara da kapak olsun."