Partisinin grup toplantısında milletvekillerine seslenen Bahçeli şunları söyledi:
Genelkurmay Başkanımıız ve komuta kademesini, maksatlı şekilde tariz ve taciz etmek ahlaksızlıktır. Buna hiç kimsenin hakkı yoktur. 15 Temmuz'da korkusuzca direnmiş, darbecilere 'tamam' dememiş bir komuta heyeti üzerinde kuşku uyandırmak, dedikodu yapmak utanmazlıktır. Düşman güldürenlerin nereye ve kime hizmet ettiği pek yakında görülecektir. Ama yine de diyorum; o kirli ellerinizi Türk askerinin üzerinden çekin.
Türk milleti bugüne kadar her adımını ayrı bir hedef ve hayalle atmıştır. Karanlık odaklar milli şuur karşısında hiçbir zaman duramamıştır. Kalkışmaya teşebbüs etseler de sonuç alamamıştır… Karşısına çıkan ilk zorluğa boyun eğen, tarihi haklarından vazgeçen toplumların ne millet ne de var olduklarına rastlanmamıştır. Çok şükür Türk milleti yavan bir kalabalık değildir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş şartlarını inceleyen herkes bu hakikati görecektir…
'YILGINLIK OLSAYDI CUMHURİYET İLAN EDİLEMEZDİ'
- Eğer yılgınlık olsaydı 29 Ekim 1923'te cumhuriyet ilan edilemezdi… Ecdadımızın sözü yere düşmek üzereydi ki milleyetçi kahramanlar böyle bir hazin bir ortamda istilanın karşısına çıktılar… Vatan temizlendikten sonra cumhuriyet fikrini olgunlaştırıp hedefe ok gibi saplandılar. Düne bakıp ders ve sonuç çıkararak, bugünkü meselelere rehber yapılmalıdır. Türk milleti dönemin küresel güçlerinin kendisine biçtiği esaret rolunü reddetti. Bugün cumhuriyetimizin maruz kaldığı tehditleri daha iyi değerlendirebilmenin yolu, o günleri ayrıntılarıyla bilmekten geçmektedir…
'ATATÜRK'E SÖVENLER ÇOĞALDI'
Cumuhuriyet'ten intikam almak için kuyrukta bekleyen çürümüşler, hepinizin malumlarıdır. Bunlara, 'Bir delilin hezeyanı, bir küstahın uydurması' mı diyelim, diyemeyiz. Dilimiz kurur, kanımız çekilir. Atatürk'e sövmek bunların mesleği, cumhuriyeti karalamak bunların geçim kapısıdır. Allah var ya son yıllarda bu zavatın sayısındaki artış da kaygı verici düzeydedir. PKK ve FETÖ'ye baktığınızda ve ilişkilerini yokladığınızda, aradığınız hainleri görürsünüz. Yıllarca FETÖ bu şekilde tutunmuş ve kök salmıştır. Yıllarca Türkiye karşıtı örgütler bu sayede yürüyecek alan bulmuşlardır. Her kabın şeklini almışlardır, omurgaları ve onurları yoktur. Cumhuriyet düşmanlarının maskesi düşmüştür, son oyunları 15 Temmuz'da bozulmuştur. 29 Ekim 1923 emanetinden geri adım yoktur.
'KERKÜK'ÜN ÖZEL STATÜSÜ OLMALI'
- Kerkük özelinde yeni bir tasarım için düğmeye basılmış ve Peşmerge buna ön açmışsa, yakında bunun kokusu ortaya çıkacaktır. Peşmergenin çekilmesiyle Kerkük'te geçiş dönemi başlamıştır. Haşdi Şabi şehirde güvenliği üstlenmemelidir.
Kerkük'ün siyasi satatüsünün belirlenmesi için diyalog süreci başlatılmalı. Irak Türkmenlerinin bu masada olması zarurettir. 2003 yılından sonra Kerkük'e dışarıdan getirilenlerin ve Kerkük'ten çıkarılanların evlerine dönmesi şarttır. Kerkük hiçbir vilayete bağlı olmayan özel statüye kavuşmalı. Türkmenlerin dışlandığı Kerkük, gerçeklerinden ve geçmişinden uzaklaştırılmış demektir. Kerkük ve diğer Türkmen yurtlarının tasfiye operasyonları kesilmeli.
'KONTÖRÜNÜZ BİTERSE GÖNDERECEĞİM'
(Tutuklu bulunan ABD Konsolosluğu çalışanı Metin Topuz'un telefonunun istenmesine ilişkin) ABD kala kala telefona mı kalmış? Madem bu kadar değerlidir, verin hain (FETÖ lideri Fethullah) Gülen'i alın telefonunuzu. Tepe tepe kullanın. Sabahlara kadar IŞİD'den FETÖ'ye, PKK'dan YPG'ye kadar önünüze gelen terör örgütü ile konuşun, anlaşın, özlem giderin. Kontörünüz biterse yüksünmeden milletvekili maaşımdan fedakarlık yaparak, kişisel harcamalarımdan kısarak söz veriyorum ben size göndereceğim.