Uysal, şunları söyledi:
“Turizm belgesi alan kişi veya firma, bu belge ile İstanbul’a gelen kendi müşterisi olan turistleri ancak bir yerden bir yere götürebilir veya İstanbul’da gezdirebilir. Verdiğimiz belgenin amacının dışında kullanılmasını istemiyoruz. Bizim verdiğimiz belgenin başka bir amaçla kullanılmasının önüne geçmeye çalışıyoruz. Bunun da birebir trafik denetleyecek."
24 Haziran'daki erken seçim kararının açıklandığı tarihten önce taksicileri sert bir dille eleştiren Uysal, özetle şu ifadeleri kullanmıştı:
"Uber, aslında rahatlık demek. Şoförle müşterinin birbirine güvenini sağlaması demek. Biz o konfordan uzak kalmamalıyız. Uber dediğimiz zaman, buna karşı çıkmak, bunu yerli yapmak demek 'eline sopa alıp sokakta ubercileri kovalamakla olmuyor."
NE OLMUŞTU?
Hükümet, taksici esnafı ile internet üzerinden taşımacılık hizmeti veren Uber arasında İstanbul’da yaşanan gerilimin ardından taksiciler lehine önemli bir adım atmıştı. Başbakan Binali Yıldırım’ın talimatıyla Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nde değişikliğe gidilmişti. Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik değişikliğine göre, korsan taşımacılık yapan araç sahibinin, yolcu taşımacılığı için aldığı D2 yetki belgesine ilk tespitte 50 uyarı cezası verilecek. Bir yıl içinde iki defa aynı ihlali yaptığı tespit edilirse 2 yıl boyunca yetki belgesi iptal edilecek.
Türkiye’de Uber şoförü sayısının 5000'e ulaşması, özellikle İstanbul’da 18.000'i bulan taksicilerle gerilimi yükseltmişti. Taksicilerin, Uber sürücülerini, müşteri gibi çağırarak dövmesine ilişkin örnekler arttı. İstanbul’da toplam plaka değeri 30 milyar lirayı bulurken, yıllık cirosu 5 milyar liraya yaklaşan taksi şoförleri, plaka sahibine aylık yaklaşık 7500 lira verdikten sonra kendi payını çıkarmak için pazarda başka rakip istemiyor.
