Diyarbakır'da doğup büyüyen Suat ve Nihat Aydın kardeşler, henüz ilkokula giderken babalarının kahvede oynadıkları dama ile tanıştı. Okuldan döndüklerinde, kentte dama denince akla gelen ilk yer olan Yüksek Kahve'ye giden Aydın kardeşler, burada hem babalarını hem de yaşlıların oynadıkları damaya merak saldı. Boş zamanlarında sokaklardaki yerlere tebeşirle çizdikleri ve topladıkları taşlarla kendilerine ait damayı yapan kardeşler, önce birbirleri ile oynayarak heves sandıkları oyunu oynamaya başladı.
Marangozdan yaptırdıkları dama tahtası ile oyunlarını oynamaya devam eden kardeşler, bir süre sonra önce mahallelerindeki arkadaşlarıyla daha sonra farklı mahallelerdeki akranları ile dama oynamaya başladı. Her oynayışlarında yeni bir hamle öğrenen Aydın kardeşlerin bileğini Diyarbakır'dan büken çıkmamaya başladı. Eğitimleri ile birlikte devam ettirdikleri meraklarını farklı illere taşıyan kardeşler Türkiye'nin birçok ilini gezerek dama turnuvalarına katılıp birincilik, ikincilik ve üçüncülük dereceleri elde etmeyi başardı. Türkiye'deki hemen her turnuvaya katılan kardeşler, geçen ay Kuveyt'te düzenlenen Dünya Dama Şampiyonasına katıldı. Şampiyonaya damga vuran kardeşlerden Nihat Aydın, turnuvada birinci olurken ağabeyi Suat Aydın ise üçüncü olarak büyük bir başarıya imza attı. Çocukluk merakları tutku haline gelen Aydın kardeşlerin tek isteği, damanın da tıpkı satranç ve Avrupa'da oynanan çapraz dama gibi sahiplenilmesi.
DAMA OYNAMAK İÇİN GEZMEDİK İL BIRAKMADI
Damanın hayatına çok şey kattığını belirten Aydın, şöyle devam etti:
"Dama hayatın bütün alanlarında çalışma alanlarında, ailevi, sosyal alanlarda bir şeyi düşündüğümüzde aynısını dama oynarken de düşünüyoruz ve sabrediyoruz. Hamle atarken bunu hayatımızda strateji olarak uyguluyoruz. Bunların hepsi damanın kazanımlarıdır aslında, bugüne kadar verdiğimiz emektir. 20 yıldan beri oynuyorum bu oyunu, Türkiye'de çok fazla derece aldım birincilik, ikincilik, üçüncülük gibi. Yurtdışı turnuvalarına katıldım, dünya takımlar şampiyonasında Türkiye adına birinci olduk. Bu sene Kuveyt'te düzenlenen dünya dama şampiyonasında birinci oldum. Damanın hak ettiği yere gelmesini istiyoruz. Gençlere bir tavsiyem var, üniversitelerde, okullarda damanın oynanmasını istiyorum. Zihin açıcı bir spordur ve sonsuz hamleye sahip bir oyun türüdür, zararsızdır. Toplumun her kesimince oynanan bir oyundur."'DAMA GEÇMİŞ KUŞAK İLE ŞİMDİKİ KUŞAĞI BULUŞTURUYOR'
Nihat Aydın'ın ağabeyi Suat Aydın ise, damayı çocukluklarında babalarının, yaşlı akrabalarının oynadığını söyledi. Aydın, şu ifadeleri kullandı:
"Büyüklerimiz sayesinde damayla tanıştık. Öncelikle tablalarda oynanıyordu. Böyle daha sıradan ve yüzeysel bir oyun olduğunu düşünüyorduk. İçerisine girdikçe derinliğinin farkına vardık, bu bizde merak uyandırdı. Gizem sizi sürüklüyor, sürükledikçe de bu ilgi gittikçe arttı. Daha sonra Türkiye'deki değişik illere gittik, farklı oyuncularla oynamak için il il gezdik. İlk defa bu sene Kuveyt'te düzenlenen dünya dama şampiyonasında ben üçüncü kardeşim birinci oldu. Dama oynamaya başladığımız andan itibaren pek kötü bazı aktivitelerde bulunma durumumuz olmuyor. Geçmiş kuşak ile şimdiki kuşağın buluşma alanıdır, bu açıdan dama gençler için çok faydalıdır."
Tüm yorumlar
Yeni yorumları göster (0)
Cevaben(Yorumu gösterYorumu gizle)