'ETRAFIMIZDAKİ KRİZLERİ ÇÖZMEMİZ LAZIM'
Kuzey Irak'tan girerken Habur Sınır Kapısı'ndan bir vergi, merkezi yönetimin sınırlarına girerken başka bir vergi alındığını aktaran Çavuşoğlu, şunları kaydetti: "O zaman dezavantajlı duruma düşüyoruz. Diğer kapılardan giren ürünlere karşı firmalarımız, ülkemiz dezavantajlı duruma düşüyor. Şimdi bunu kaldırıyoruz. Hatta yeni bir kapı açıyoruz. Ovaköy Kapısı'nı açıyoruz ki doğrudan Bağdat'a ürünler girebilsin. Tüm çabalarımız esasen dünyayla ekonomik ilişkilerimizi güçlendirmek ve iş dünyamızın önüne fırsatlar açmak için. Bizim 2023, 2053, 2071 hedeflerimiz, vizyonumuz var ama farklı ülkelerin de 20-30 yıllık kalkınma planları, projeleri var. O projeler, planlar bize ne tür fırsatlar sunuyor? Bunları da çok iyi değerlendirmemiz lazım. Kriz yönetimini çok iyi başarmamız lazım. Özellikle de etrafımızdaki krizleri çözmemiz lazım ki bu, ülkemizin istikrarı için önemli. Eğer ülke istikrarlı ve güvenliyse küresel sermayenin de yatırımcının ülkemize gelmesi de kolay."
'IRAK'IN YENİDEN AYAĞA KALDIRILMASI GEREKİYOR'
'IRAK'IN TERÖRDEN TEMİZLENDİĞİ SÖYLENEBİLİR'
Irak'ın terörden temizlendiğinin söylenebileceğini dile getiren Çavuşoğlu, şöyle devam etti: "Kuzeyde PKK var, dağlarda. Biz onları temizliyoruz, sonuna kadar da temizleyeceğiz. Irak'ta hükümet kuruldu ve şimdi Irak'ın yeniden inşası gündemde. Musul'dan güneye kadar Irak'ın yeniden ayağa kaldırılması gerekiyor. Biz Türkiye olarak, Kuveyt Konferansı'nda 5 milyar dolar kredi taahhüdünde bulunduk. Bu, bir kasamızdan ya da bankamızdan alınıp Irak'a aktarılacak bir kredi değildir. Bu peyderpey, yıllara sari firmalarımız Irak'ta bir proje üstlendiğinde, şirketlerimiz orada bir yatırım, ticaret yaptığında şirketlerimizin, firmalarımızın kullanacağı bir kredidir. O zaman Irak'ın inşasında çok önemli bir rol üstleneceğiz. Irak'la bugünkü ticaretimiz 10 milyar dolar. İnişler çıkışlar var, petrol fiyatlarıyla orantılı değişebiliyor. Irak, 100 milyar dolar ticarete ulaşabileceğimiz bir ülkedir."
'IRAK, LİBYA KALKINIRSA BİZLER KALKINIRIZ'
Çavuşoğlu, Türkiye'nin tüm tecrübesini Irak'la paylaşmasının zamanı geldiğine dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Irak kalkınırsa bizler kalkınırız. Bu, Libya için de geçerli. Son dönemlerde Libya'da iş yapmış firmalarımızın alacaklarının ödenmesi konusunda birlikte çalışıyoruz. Petrol, gaz satışları başladıktan sonra Libya'nın bütçesi artı vermeye başladı. Firmalarımızdan da çok büyük beklentiler var. Tahkimi kazanan firmalarımız da var. Tahkim yerine firmalarımızla helalleşmelerini biz de tercih ediyoruz. Bunun için de birlikte çalışıyoruz ve son günlerde firmalarımıza borçlar ödenmeye başlandı. Şu likidite probleminin yaşandığı ve tasarrufun ön plana çıktığı günlerde firmalarımıza ödenen bu miktarlar, bizler için önemlidir."
Tüm yorumlar
Yeni yorumları göster (0)
Cevaben(Yorumu gösterYorumu gizle)