Hürriyet'ten Musa Kesler'in haberine göre, Hatay’ın İskenderun’un ilçesinde yaşanan korkunç olayla ilgili hazırlanan iddianemeye göre minik Mert’in anne-babası 2012’de evlendi. Anne Gülistan Özger evliliklerinin ilk yılından itibaren eşinden şiddet görmeye başladı.
‘SİSTEMATİK DAYAK VE EZİYET’
Yine iddianameye göre Yılmaz velayetini aldığı çocukları ‘sistematik’ bir şekilde bazen el, bazen de sopayla dövüyordu. Olay günü Mert Can’ı dersini yapmadığı gerekçesiyle elektrikli süpürge sapıyla dövdü. 4 yaşındaki Taha ifade vererek şahit olduğu vahşeti dili döndüğünce anlatmaya çalıştı. Taha ifadesinde babasının kendilerine kötü davrandığını, hamur sopası ile her gün dövdüğünü, Mert Can’ın kafasını demir ile yamultuğunu, ayağına elektrikli sopa (elektrikli süpürgenin borusu) ile vurduğunu, ağabeyinin burnundan kan aktığını, seslere Halo Dayı’nın geldiğini, kahve içip babası ile dışarıya çıktıklarını, sonra abisinin ambulans ile hastaneye götürüldüğünü anlattı.
SORAN OLURSA ‘KAPIYA VURDUM’ DİYECEKSİN DİYE TEMBİHLEDİ
Sanık Mehmet Ali Yılmaz’ın annesi Halide Özbahçeci de oğlunun torunlarını sürekli dövdüğünü söyledi. Özbahçeci, Mert Can’a kafasındaki şişlikleri sorduğunda kendisine, “Nene, babam beni ders yapmadım diye dövdü, bağırmayayım diye ağzıma bez soktu. Nefessiz kaldım, ölüyordum. ‘Soran olursa kapıya vurdum diyeceksin’ diye tembihledi” dediğini anlattı.
Babanın 2 ay önce de Mert Can’ı döverek yaraladığı iddianamede yer aldı. Anne Halide Özbahçeci de oğlunun kendisini tehdit ettiği için de polise gidemediğini anlattı.