İSKİ, 4 Mayıs 2018’de, “Asya Bölgesi 5. Kısım Müteferrik Atık Su, Yağmur Suyu Kanalı ve Çavuşdere –Bülbüldere Tünel İnşaatı”na başladı. Üsküdar Meydanı ve sahilinde, küresel iklim değişikliklerinin etkilerine bağlı olarak da yaşanan ani yağmur suyu baskınlarına son vermek amacıyla başlatılan proje, 2019’un Ocak ayından itibaren durma noktasına geldi. 23 Haziran seçimleriyle birlikte, ikinci kez İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı’na seçilen Ekrem İmamoğlu’nun ilk talimatlarından biri, söz konusu projenin hızlandırılması oldu.
Kazı işlemi tamamlanan Çavuşdere ve Bülbüldere yağmursuyu tünellerinin denize nakledeceği yağmur sularıyla, Üsküdar yoğun yağışlar sonrası oluşan olumsuz görüntülerden kurtulacak. https://t.co/SnL7JFBOIA
— Ekrem İmamoğlu (@ekrem_imamoglu) November 12, 2020
'Şehirde yaşayanların çıkarlarını korumakla yükümlüyüz'
Yönetim anlayışlarının temelini, katılımcılık ve şeffaflık kavramlarının oluşturduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Ne yapılmak istendiğini halkıyla paylaşan; bütçesini anlatan; bireysel ya da bir grubun ya da bir ferdin, bir ailenin çıkarı üzerinden değil, bu şehirde yaşayan bütün ailelerin çıkarlarını korumakla yükümlü olduğunu hisseden; siyasi anlamda hiçbir hükmün iradesiyle yönetilen değil, tam anlamıyla kamu hassasiyetiyle, tümüyle halka ait olan her kuruşun hesabının verilmesiyle alakalı yükümlülüğü olduğunu bilen bir yönetim anlayışıyla İBB’yi, o büyük çatıyı yönetiyoruz; yönetmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
'Anlatılmaya, anlatmaya devam edeceğiz'
Ana prensiplerinin, toplumun, “Evet; bu kurum, benim kurumum. Bu iş, benim işim. Bu belediye, benim belediyem” demesini sağlamak olduğunun altını çizen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Bizim, başından beri en önemsediğimiz durum budur. İştiraklerimiz belki de hiç bu kadar duyulmamıştı. Yatırımlarımız hiç bu kadar anlatılmamıştı. Anlatılmaya, anlatmaya devam edeceğiz. Eksik bir şey varsa, gideceğiz onu tamamlayacağız. Yanlış bir şey varsa, düzelteceğiz. Bir yanlış yapılmışsa, topluma bunu anlatıp, özür dileyeceğiz. Geri çekeceğiz. Tam tersine; doğru bir biçimi varsa, ona yönleneceğiz. Kamu ahlakı dediğimiz şey, kamu yönetimindeki prensiplerin, ahlaklı bir şekilde devreye konulma biçimi, gerçekten çok, ama çok önemli. Toplum, bu ortamları gördüğünde, liyakat esaslı süreç yönetimlerini hissettiğinde, kapsayıcı bir modelle, herkesi içine katan bir anlayışla, çalışanlarıyla iş ürettiğinde, sadece tek tip ya da tek görüşe sahip insanların değil; karma bir biçimde, toplumun her bireyinin kendi kabiliyetinin, marifetinin vasıtasıyla bir işi elde ettiğini gördüğünde, gerçekten bu şehre, bu memlekete olan inancı da o ölçüde büyüyecektir.”
'Üsküdar'ı yağmur çilesinden kurtardık'
Üsküdar ile geçmişe dayalı manevi ve ticari bağları bulunduğunu aktaran İmamoğlu, semtin tarihi önemine dikkat çekti. “Kuzguncuk’tan Salacak’a, Üsküdar’ın her noktasında farklı kavramlarıyla buraya değer katacak işleri yaptık ve yapmaya devam ediyoruz” diyen İmamoğlu, Salacak’tan Harem’e kadar olan hatta yapacakları çalışmalarla ilgili bilgi verdi. İSKİ’nin yaptığı çalışmayla Üsküdar’ı yağmur çilesinden kurtardıklarını belirten İmamoğlu, “Bugün de gerçekten önemli olan Bülbül Deresi’nin, yağmur suyu tüneli ile ilgili TBM çıkışını hep birlikte alkışlayacağız. Yapılmak istene şey, gerçekten bu güzel kentin, güzel ilçesinin, bu tarihi bölümünün yakışan bir şekilde, hiçbir yağmurda, hiçbir ortamda insanların kullanımını engelleyici bir fiziksel sorun yaşamamasını sağlamak olacak. Eminönü’ndeki altgeçitten tutun Beşiktaş Meydanı’na, Ortaköy’den Kartal’a, Tuzla’ya, Pendik’e, Beylikdüzü’nden Esenyurt’ta insanların canını alan dereye varıncaya kadar, İstanbul’un her köşesinde yapılmamış hangi iş varsa, şu kısacık 1 yıla, hatta 7-8 aydaki yoğun çalışmalarla hayatın önceliklerini -gereksiz işlere değil- çözüme kavuşturan bir kurum oldu İSKİ; tebrik ediyorum. Bu kıymetli bakış açısı bizim her kurum ve birimimizin bakış açısıdır” dedi.
'Çalışmalar 2021 başında tamamlanacak'
Çalışmaların 2021’in başında tamamlanacağı bilgisini paylaşan İmamoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“İşlerimizi tamamladığımızda, hem Üsküdar Meydanı hem de Selmani Pak Caddesi, inşallah hiçbir zaman bir daha bu sorunları yaşamıyor olacak. Bu nokta, denizle buluşan bir su baskınına değil, yağmurda bile insanların kolaylıkla yürüyebileceği, yağmurlu havada Boğaz'ı izleyebileceği bir meydana dönüşecek. Bu çalışma sayesinde, bu kış, Üsküdarlıların rahat edecek olması, beni de İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak huzurlu bir Başkan formuna sokuyor. İstanbul'un inşallah her noktasında, yaşanabilir bir kentleşme, yaşanabilir bir yeşil alan dokusuyla, depremi önceleyen, alt yapı çalışmalarından asla taviz vermeden en güzel bir biçimde İstanbulluya bu alanı kazandıran yönetim olmayı hedefliyoruz. Bu anlamda İstanbullunun her kuruşunu en doğru bir biçimde kullanacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın.”