Habertürk yazarı Fatih Altaylı'nın 'İnsan Hakları Sözleşmesi'nden de tek imza ile çıkar mıyız!' başlıklı yazısının bir bölümü şöyle:
"Neyse olan oldu ve Türkiye öncüsü olduğu Sözleşme'den (İstanbul Sözleşmesi) imzasını geri çekti.
Sözleşme'yi ilk imzalayan ülke Türkiye idi.
Parlamentosundan geçirip yasalaştırarak uygulamaya ilk koyan ülke de Türkiye idi.
Hepsi AK Parti iktidarları döneminde oldu.
Ancak Numan Kurtulmuş’un dediği gibi olmadı.
Yürürlüğe koyan TBMM’nin verdiği onaydı, imzayı çeken ise Cumhurbaşkanı Erdoğan oldu.
Ve bana göre asıl tartışma burada başlıyor.
TBMM’nin yürürlüğe koyduğu bir anlaşmayı Cumhurbaşkanı tek imza ile yürürlükten kaldırabilir mi?
Çok saygıdeğer Anayasa Profesörü Kemal Gözler, Türkiye’nin bu Sözleşme'den imzasını geri çekmesinin bu Sözleşme'ye göre mümkün ve uluslararası hukuka uygun olduğunu söylüyor.
Ancak Prof. Gözler’in bu imza çekme yönteminin iç hukuka uygun olması ile ilgili soru işaretleri var.
Hukuk profesörü olmamama rağmen benim de bu konuda şüphelerim, kaygılarım var.
Bu durumda bu Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin Anayasa Mahkemesi’nden dönmesi kaçınılmaz sonuç olarak görünüyor.
Benim bakış açıma göre de TBMM kararı ile iç hukuk haline gelmiş bir anlaşma Cumhurbaşkanı kararı ile ortadan kalkmaz.
Bu, TBMM’nin çıkardığı yasaların Cumhurbaşkanı kararı ile ortadan kaldırılabilmesi gibi bir sonuç doğurur ki, yarın tüm yasalar Cumhurbaşkanlığı kararı ile ortadan kaldırabilir.
Ve dahası Türkiye, tarafı olduğu tüm anlaşmalardan, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden, NATO’dan, Lozan Anlaşması’ndan, Montreux Boğazlar Sözleşmesi’nden ve aklınıza gelebilecek her türlü sözleşmeden Cumhurbaşkanlığı kararı ile çekilebilir.
Hukuki olarak ya da hukuksuzluk olarak arada hiçbir fark yoktur."