Yazar Çinili: Bir insan kendini ancak ne yapmak istemediğini bilirse doğurmaya başlar

Yazar Çinili, “Bir insan kendini ancak ne yapmak istemediğini bilirse doğurmaya başlar. Çünkü olmak isteyeceğiniz şeylerin sayısı, sayılamayacak kadar fazladır. Bütün olasılıkların içinde kendimize zıt düşen faktörleri bulabilirsek onlar gibi olmamak için bir yolculuğa çıkarız, kendimizi dinlememiz gerekir” dedi.

Londra ve Ohio menşeili Lungs Project - New Lanscapes isimli yeni jenerasyon dünya kadın şiirleri antolojisinde İngilizce'ye çevrilmiş 5 şiiriyle yer alan ardından Hindistan menşeili The Enchanting Verses Literary Rewiew'un ‘Türkçe Şiir’ dosyasında tanıtılan 30 Türk şairden biri olan Çağla Çinili, ilk kitabı ‘Kendimi Doğurmadan Hemen Önce’ ile Radyo Sputnik’te yayınlanan Serhat Sarısözen’le Gündem Dışı’na stüdyo konuğu oldu.

Çinili, “Şiir yazmayı seviyorum fakat öykü yazmak benim için yürümek kadar doğal bir şey. Şiir yazmak için o imgenin peşinden koşmam ve onu yakalamam gerekiyor. Yazdığım şiirlerin zamanla kurmacaya evrildiğini görüyorum. Öykü yazarken kendimi rahat bir ayakkabının içinde yürürcesine görüyorum” şeklinde konuştu.

Çinili, ‘Kendimi Doğurmadan Hemen Önce’ ye ilişkin şunları söyledi:

“Bir insan kendini ancak ne yapmak istemediğini bilirse doğurmaya başlar. Çünkü olmak isteyeceğiniz şeylerin sayısı, sayılamayacak kadar fazladır. Dünya değişir, biz değişiriz; bir dakika öncesi gibi düşünmeyebiliriz. Bütün bu olasılıkların içinde kendimize zıt düşen faktörleri bulabilirsek onlar gibi olmamak için bir yolculuğa çıkarız, kendimizi dinlememiz gerekir. Kendimizi dinlediğimiz anda da kendimizi keşfetmeye başlarız ve doğurma süreci başlar.”

Hayatında aldığı en iyi kararın Ecinniler adlı dergiyi çıkarmak olduğunu vurgulayan Çinili, şöyle devam etti:

“Otoritenin bastırmaya ve tercihlerinden dolayı ötekileştirmeye çalıştığı kendisini dışlanmış bir çocuk gibi hisseden herkese karşı sempatim var. Ve devletin ya da otoritenin bu şekilde hissettirdiği herkesle birlikte ses çıkarmaya çalışıyorum. Çünkü kimse öyle hissetmemeli.”