İstanbul Eczacı Odası Başkanı Özcan: İlaç fiyatlamasında sistem acilen değişmeli

İstanbul Eczacı Odası Başkanı Özcan, “Son 1 yılda ilaçlarda hesaplanan kur farkı o kadar büyüdü ki yaşadığımız sıkıntılar katlandı. Biz eczacılar perişan durumdayız, halk da perişan durumda. Açılan makas aralığı o kadar kapatılamayacak bir duruma geldi ki bizim bu modeli bırakmamız gerekiyor” dedi.

Eczanelerde yaşanan ilaç sıkıntısını İstanbul Eczacı Odası Başkanı Pınar Özcan, Radyo Sputnik’te Atilla Güner’le Akşam Postası’na değerlendirdi.

İşte Özcan’ın açıklamalarından satırbaşları:

“Üretici firmaları bağlayan bir sistem var ve bir kur düzenlemesi var. Normal döviz kurun farklı bir kur. Son 1 yılda ilaçlarda hesaplanan kur farkı o kadar büyüdü ki yaşadığımız sıkıntılar katlandı. İlaç bulamıyor duruma geldik, pek çok ilaçta sorun yaşıyoruz. Biz eczacılar sağlık çalışanıyız ve eczacılık yemini etmiş kişileriz ama üreticiler olarak batığımızda ilaç ticari bir ürün. Üretimi var ticareti var. İlaç üreten firmalar artık o fiyatlara ilaç üretemem diyorlar. Hammaddesini Euro kurundan şu fiyata alıyorum ama burada bana şu fiyattan sattırmaya çalışıyorlar diyorlar. Geldiğimiz noktaya bakacak olursak makas katlana katlana açılıyor ve ilaç yoklukları haline geldi. Bir taraf üretemiyorum diyor ama bunun sonucunu hem birlikte ülkece çekiyoruz. Biz eczacılar perişan durumdayız, halk da perişan durumda. Vatandaşlar çok sıkıntı yaşıyor çünkü çok basit ilaçlarlarda bile aynı sorunları yaşıyoruz. “

'200 ilaç isteyip 3-5 alabiliyoruz'

Mevsim normalleri gereği olağan bir salgın durumu var. Çok basit dediğimiz bir ağrı kesici ya da antibiyotik bulmak vatandaşlar için zorlaşıyor. Biz normal şartlarda bu ilaçları fazlaca sipariş veririz çünkü bu mevsim geçişlerinin beklenen durumudur ve hazırlıklı oluruz.. Ama şu an hazırlanamıyoruz. Normal şartlarda elimde o ilaçtan 200 adet bulunması gerekiyorsa depo şu an bana 3-5 adet gönderiyor. Vatandaş bendeki son antibiyotiği alıyorsa arkasından gelen bir başkasına ilacı veriyorum ve o da bir başka eczaneye gitmek zorunda kalıyor. Çok basit ilaçlarda bu durumu yaşayan bir ülke olmamalıyız.

Kimse kimseden zararına satış yapmasını beklemez. Orası ticari bir yer, oraya o gözle bakmak gerekiyor. Pek çok yerli firmamız vardı ama şimdi dışarıya ortaklıkları var. Başka ülkelerde de pazarları var. Türkiye, onlar açısından karlı bir pazar olmaz ise konuya duygusal yaklaşmazlar, tamamen ticari bakarlar. Buradaki bazı yerli firmalar da olsa ilacı ihraç etmesi, başka ülkedeki fiyatlandırmada kendini karlı olduğunu düşünürse o ülkeye ihraç eder ve satar. Bunun bu noktaya gelmemesini sağlamak gerekiyor. Açılan makas aralığı o kadar kapatılamayacak bir duruma geldi ki bizim bu modeli bırakmamız gerekiyor. Enflasyonist bir ülke, kurun bir anda patladığı bir ülkede bu noktadan sonra döviz kuruna endeksli sistemle değil başka bir sistemle belki de maliyet hesabıyla bir şeyler yapılması gerekiyor."