Polyanskiy: Rusya'yı BM'den çıkarmanın yasal bir yolu yok

Rusya’nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Polyanskiy, Rusya'nın BM'den çıkarılmasının yasal bir yolunun olmadığını belirtti.

Rusya’nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilci Yardımcısı Dmitriy Polyanskiy, katıldığı Telegram kanalındaki video konferansta, Rusya'yı BM'den dışlamanın yasal bir yolunun olmadığını, bunun yasa dışı bir şekilde uygulanması halinde BM’nin sonu olacağını söyledi.

"Rusya olmadan BM olur mu?” sorusuna Polyanskiy, “Eğer teorik olarak, yasal olmayan bir şekilde birileri bizi BM'den ayırmanın bir yolunu bulursa, birileri bunu bir şekilde gerçekleştirirse, elbette bu tüm uluslararası ilişkiler sisteminin yıkımı olur. BM artık Birleşmiş Milletler Örgütü olmaktan çıkar” dedi.

BM’deki birçok ülke, Kiev'e silah tedarikinin çatışmayı uzattığını anlıyor

Polyanskiy, BM’deki ülkelerin büyük çoğunluğunun Ukrayna'ya devam eden silah tedarikinin çatışmayı uzattığını anladığını vurgulayarak, "Bu tür pek çok ülke var. Bazı Batılı ülke temsilcilerinin gelip durumu anladıklarını dile getiren temsilcileri var, Elbette bizim pozisyonumuzdan mikrofona konuşmalarını beklemiyoruz. Öte yandan gelişmekte olan ülkelerin tutumunun her şeyden önce eşit mesafeye doğru evrildiğini çok iyi görüyoruz. Şu anda birçoğu çatışmanın sona ermesi ve çözüm için çabaların sürdürülmesi gerektiğini söylüyor” diye konuştu.

Kiev ile etkileşim er ya da geç gerçekleşecek

Polyanskiy, Ukrayna BM Daimi Temsilcisi Sergey Kislitsa’nın talimatı nedeniyle Ukrayna'nın BM misyonu personelinin Rus meslektaşlarıya temas kuramadığını, ancak bu durumun er ya da geç değişeceğini umduğunu ifade etti.

Polyanskiy, “Ukraynalıların katılabileceği istişareler, kapalı toplantılar düzenleme yönünde girişimleri oldu. Ancak daha sonra kendileri, Bay Kislitsa'nın histerisinin devam edeceğini, bu istişarelerin normal bir toplantıdan farklı olmayacağını anladı. O halde buna zaman harcamanın ne anlamı var? Ukraynalılar Rus meslektaşlarıyla misyon başkanlarının tutumundan dolayı diyalog kuramıyorlar. Ama bu onların seçimi. Umarım durum bir süre sonra değişir, çünkü er ya da geç yine de konuşmak zorunda kalacağız” ifadelerini kullandı.