Zincir marketler için 7 kritik düzenleme yolda

Ticaret Bakanlığı'nın zincir marketlere yönelik hazırladığı iki farklı taslak metinde dikkat çeken 7 düzenleme yer alıyor.

Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan zincir marketlerle ilgili iki taslak metin görüşe açıldı. İlk taslak metni marketlerde açık alanda satılan 27 meyveyi ilgilendiriyor. 

Çabuk bozulan türlerden seçilen meyvelerin 10'u çok fazla tüketilen grupta yer alırken söz konusu meyveler artık marketlerde açık alanda satılmayacak, soğutucu dolaplarda muhafaza edilecek ve ambalajlar içinde yer alacak.

Yeni Şafak gazetesinden Kenan Biter'in haberine göre marketlerde 27 ürün için seç al dönemini bitirecek düzenleme ile meyvelerdeki zayiat oranı da ciddi anlamda azaltılacak. Düzenlemenin ilk etapta zincir marketlerde uygulanması beklenirken küçük esnafın ise gerekli şartları yerine getirene kadar uygulamadan muaf tutulması öngörülüyor.

Sektörün görüşüne sunulan tebliğde yer alan 27 meyve ise şu şekilde sıralanıyor; Ahududu, böğürtlen, çilek, dut, erik, frenk üzümü, incir, kabak çiçeği, kayısı, kızılcık, kiraz, kuşkonmaz, mango, Mangostan, mantar, yaban mersini, nektarin, Passıonfruıt, Pitahaya, soya filizi, şeftali, Trabzon hurması, beyaz üzüm, çekirdeksiz üzüm, vişne, yeni dünya ve zerdali.

Sektör yetkililerinden alınan bilgilere göre tebliğin görüşlerin iletilmesinin ardından yasallaşarak yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Açılış için saat sınırı

Zincir marketlerini yakından ilgilendiren ve sektörün görüşüne açılan bir diğer taslak metin ise Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına ilişkin.

Taslak metinde, halihazırda yürürlükte olan Perakende Kanununda, zincir gıda marketlerinin, pazar günleri saat 11:00’den önce açılamayacağından ödeme sürelerine kadar birçok değişiklik öngörülüyor.

5 ürün grubunun satışına yasak

Taslakta yer alan en önemli düzenleme ise belli ürünlerin zincir marketlerde satışına yasak getirilmesine yönelik oldu.

Bakanlık tarafından hazırlanan yeni düzenlemeye göre elektronik ticaret yoluyla yapılan satışlar ve satış alanı 1500 metrekareden büyük zincir mağazaların satışları hariç olmak üzere, gıda perakende sektöründe faaliyet gösteren zincir mağazalarda tütün mamülü, mobilya, cep telefonu, elektronik eşya ve beyaz eşya satışı yapılamayacak.

Ödemede 30 gün şartı

Öte yandan taslak metinde bozulabilen tüketim mallarına yönelik de ödeme detayı yer alıyor. Düzenlemeye göre sebze ve meyve ile üretim tarihinden itibaren 30 gün içinde bozulabilen hızlı tüketim mallarına ilişkin ödeme süresi, malın tesliminden itibaren 30 günü geçemeyecek.

İndirimin maliyeti üreticiye yüklenemeyecek

Taslakta zincir marketlerde özel günler ya da haftanın belli günlerinde uygulanan indirimlere yönelik de düzenleme yer alıyor. Yapılan değişikliğe göre promosyonlu satış kampanyasının bir parçası olarak satılan tarım ve gıda ürünlerindeki indirim maliyeti tedarikçi veya üreticiden talep edilemeyecek.

Raflara coğrafi ürün ayarı

Düzenleme ile zincir marketlerdeki raf ve yer tahsisine yönelik de dikkat çeken bir adım atılıyor. Hızlı tüketim mallarının satışının yapıldığı zincir mağazalarda toplam raf alanının en az yüzde 1'i hızlı tüketim malı niteliği taşıyan coğrafi işaretli ürünlerin satışına ayrılacak.

Coğrafi işaretli ürünlerle doldurulamayan raf alanları öncelikle mağazanın bulunduğu ilde üretilen hızlı tüketim malı niteliğindeki yöresel ürünlerin satışı amacıyla, bu ürünlerle doldurulamayan raf alanları ise sırasıyla o ilin bulunduğu coğrafi bölgede ve ülke genelinde üretilen hızlı tüketim malı niteliğindeki yöresel ürünlerin satışı için kullanılacak.

Ticari misillemeye yasal engel

Kamu kurumlarına veya adli mercilere şikayet başvurusunda bulunulması nedeniyle perakende işletmelerce üretici ve tedarikçilere ya da tedarikçilerce üreticilere yönelik olarak ürünlerin listeden çıkarılması, sipariş edilen ürünlerin miktarlarının azaltılması veya bu ürünlerin pazarlama ya da promosyon benzeri hizmetlerin durdurulması gibi ticari misillemelerde bulunulamayacak.

Düzenleme kapsamında üretici, tedarikçi ve perakende işletmeler arasındaki uyuşmazlıklarda arabuluculuk gibi alternatif çözüm yollarına başvurulması dava şartı olacak.