Lavrov: İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya katılımı kaydadeğer bir şey değiştirmeyecek

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, NATO’nun uzun süredir İsveç ve Finlandiya’yı askeri planlamasın çerçevesinde tuttuğunu, bu ülkelerin İttifak’a üye olmasının kaydadeğer bir değişim yaratmayacağını kaydetti.

Lavrov, "Finlandiya, İsveç ve diğer tarafsız ülkeler uzun yıllardır NATO askeri tatbikatlarına katılıyor, NATO doğuya ilerlemeye yönelik askeri planlama yaparken bu ülkelerin toprakları da topraklarını dikkate alıyor. Dolayısıyla sanırım bu anlamda büyük bir fark yok" dedi.

Lavrov, açıklamasını “Gerçekte bu ülkelerin topraklarının NATO tarafından nasıl kullanılacağına bakacak, sonuçlar çıkaracağız” sözleriyle sürdürdü.

‘Batı ülkelerinin Rus diplomatları sınır dışı etmesi kabalık’

Rus diplomatları sınırdışı etmeye başlayan tüm ülkelerin her şeyi yapmaları izni olduğunu düşündüğünü belirten Lavrov, diplomatların sınır dışı edilmesini kabalık olarak değerlendirdi.

‘NATO yükümlülüklerini ihlal etti’

Rusya Dışişleri Bakanı, NATO’nun ABD’nin yönetimi altında başkalarının güvenliği pahasına kendisininkini güçlendirilmek için üstlendiği yükümlülükleri kabaca ihlal ettiğini, Batı’nın sürdürdüğü bu tutum sonucunda da İttifak’ın kontrolsüz şekilde doğuya genişlediğini kaydetti.

‘Ukrayna, Batı için kullanmalık bir ürün’

Ukrayna’nın Rusya’ya karşı yürütülen hibrit savaşta Batı’nın elindeki kullanıp bırakmalık bir ürün olduğunu belirten Lavrov, “Bu konuda artık hiç şüphe yok, kamuya açık biçimde duyuruluyor. AB’nin en büyük diplomatı Joseph Borell, ‘Bu savaşta zafer meydanda kazanılmalı’ diyor. İngilizler, ABD’liler, devlet başkanları, başbakanlar, bakanlar ‘Rusya’nın kazanmasına izin veremeyiz, Rusya mağlup olmalı' diyor. Yani bir savaş ilan etmiş durumdalar, sadece Ukrayna ile Rusya arasında değil, Batı ile Rusya arasında. Bu artık o kadar yaygın bir söylem oldu ki, Batı son Ukraynalı kalıncaya dek savaşmaya hazır” ifadelerini kullandı.

‘Rusya internetsiz kalmayacak’

“Rus beyinlerin bize normal bir varoluş sunacağını ve IT alanındaki tüm süreçlerde önde gelen pozisyonlardan sağlayacağına kuşkum yok” diyen Lavrov, Rusya’nın internetsiz kalmayacağını kaydetti.

‘ABD ve İngiltere, Ukraynalı müzakere grubunu yönetiyor’

Washington ve özellikle Londra’nın özel operasyonla ilgili Ukraynalı müzakere grubunu yönettiğini ifade eden Rusya Dışişleri Bakanı, Ukrayna tarafının, mart ayında İstanbul’da gerçekleştirilen barış görüşmelerinde Rusya’nın kabul edebileceği şartlar öne sürerek ‘başına buyruk davranmasının’ Batı ülkeleri tarafından desteklenmediğine inandığını kaydetti.

Lavrov, “Çeşitli kanallardan, Ukraynalı müzakerecilerin yönetildiği, Washington ve özellikle Londra’nın onların manevra özgürlüğünü idare ettiğine dair bilgiler var" dedi.

‘10 yıl müzakere yapmak, 1 gün savaşmaktan daha iyidir’

Moskova ile Kiev arasındaki müzakerelerin gidişatından bahseden Lavrov, görüşmeleri Washington veya Londra düzeyine taşımanın bir şeyi değiştireceğine dair umudu olmadığını ifade etti.

Lavrov, “Bununla birlikte Londra da Washington da Batı da hiçbir teklif sunmuyor” dedi. Lavrov, Ukrayna’nın daha önce kendisine BMGK’nın 5 daimi üyesinin yanı sıra Türkiye ve Almanya’nın sunabileceğini düşündüğünü hatırlattı. Rus Bakan, “Sonra geri adım atıp bu teklifi geri çektiler. Elimize ulaşan bilgilere göre, Batı’dan bu tür güvenlik garantileri sunmaya hazır olduklarına dair bir teyit almamışlar. Bu da Ukrayna’nın Batı’ya Rusya’yı sürekli olarak rahatsız etmek için sıçrama tahtası olmaktan başka bir şekilde gerekli olmadığını gösteriyor.

“Müzakerelere hazır olduğumuzu her zaman söylüyoruz” diye vurgulayan Lavrov, bununla ilgili olarak Sovyet diplomat Andrey Gromıko’nun “10 yıl müzakere yapmak, 1 gün savaşmaktan iyidir” sözüne atıfta bulundu.

Lavrov, açıklamalarına şöyle devam etti: “Ancak bize başka bir şans bırakmadılar. Batı'nın, 90’lı yıllarının sonlarından bu yana Rusya'yı zapt etmek için, NATO ve Ukrayna'nın kullanılması da dahil, çeşitli araçları hazırlamaya başlamasının üzerinden 10 değil 20 yıl geçti. Bu yıllar içerisinde Moskova müzakerelerde ısrarcı oldu, ancak bu çağrıları göz ardı edildi. Bu nedenle şu anda sorunları bizim onları nasıl gördüğümüze bağlı olarak çözeceğiz. Şunun altını çiziyorum. Her zaman insani konuların çözümüne hazırız. Tıpkı dün askerlerimiz sayesinde yüzlerce yaralının Azovstal’den çıkarılabilmesinde olduğu gibi.”