Yazar Türk: Öykülerimde mümkün olduğunca farklı teknikler kullanarak kendimi sınadım

Eserlerinde, metinlerarasılık başta olmak üzere bilinçakışı ve üstkurmaca gibi çeşitli teknikleri kullanan Türk, “Öykülerimde mümkün olduğunca farklı teknikler kullanmaya çalıştım. Bu, bir çeşit kendimi sınamaktı” dedi.

Ödüllü yazar Yavuz Türk, Radyo Sputnik’te yayınlanan Serhat Sarısözen’le Gündem Dışı’nda stüdyo konuğu oldu.

2006 yılından itibaren çeşitli yayınevlerinde editör, redaktör, yayın danışmanı ve yayın koordinatörü gibi birçok görev alan ve bir edebiyat dergisi çıkartan Yavuz Türk, “Dergicilik serüveni bir genç edebiyatçıya bir çok şey öğretebiliyor: Editörlük nasıl yapılır? Şiir editörlüğü nasıl yapılır? Bir dosya nasıl hazırlanır? Söyleşi nasıl yapılır? Kapak tasarımından, derginin içindeki kitap tanıtımlarına kadar bir çok şeyi dericilikte öğrendim. İleriki dönemlerde bunlar çok işime yaradı. Bir edebiyatçının mutlaka dergicilik yapması gerektiğini her fırsatta söylerim. Dergicilik serüveni, edebiyatçıların hayatında çok önemli bir yer tutuyor diye düşünüyorum” dedi.

Yavuz Türk’ün ilk şiir kitabı olan Kumaş 2010 yılında, ikinci şiir kitabı Sonra, Doğdum ise 2018’de yayımlandı ve aynı yılın Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü’ne değer bulundu. 2020 yılında ilk romanı Yüce Lider’e Dair yayımlandı. 2022’de ise ilk öykü kitabı Yolluk okurla buluştu.

Şiir, öykü, roman, deneme, anlatı, oyun, senaryo, mektup gibi farklı türlerde edebi metinler yazan ve eserlerinde, metinlerarasılık başta olmak üzere bilinçakışı ve üstkurmaca gibi çeşitli teknikleri kullanan Türk, “Öykülerimde mümkün olduğunca farklı teknikler kullanmaya çalıştım. Bu, bir çeşit kendimi sınamaktı” diye konuştu.

Şiirlerinde hastalık, ölüm, melankoli, yoksulluk gibi konulara ağırlık verirken; öykülerinde ise atmosfer kurmanın yanında daha mizahi bir dil kullanmayı tercih eden Türk, “Şiir galiba benim daha derinlerde çıkarmaya çalıştığım bir şey. Madencilik yapar gibi şiirde daha derinlere iniyorum. Daha ontolojik, daha varoluşsal bir şeyi ortaya çıkarmayı deniyorum. Şiir yazarken daha psikanaliz çabam var. Onu ortaya çıkarıp, kendimi biraz deşip okura o meseleleri veriyorum. Fakat söz konusu öykü ya da roman olduğunda başka bir yapı devreye giriyor. Kurmaca devreye giriyor. Şiir de aslında kurmaca bir türdür fakat orada biraz daha kendim olduğum söylenebilir” şeklinde konuştu.