CHP Kadın Kolları Başkanı Nazlıaka: Halen burada kadınların banyo ve tuvalet ihtiyacı karşılanmadı

Radyo Sputnik’te Enver Aysever’le Yolcu Yolunda Gerek programının gündeminde 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vardı. Programa katılan konuklar, deprem bölgesinde kadınların yaşadıkları ve ihtiyaçları hatırlattı.

Enver Aysever ile Yolcu Yolunda Gerek programında, CHP Kadın Kolları Başkanı Aylin Nazlıaka Gaziantep’ten, TKP’den Gizem Batı Adıyaman’dan, Mor Dayanışma’dan Pelin Songül Çiçek Hatay’dan, yine Mor Dayanışma’dan Avukat Sezen Ezer İstanbul’dan bağlandı. Son olarak programa Edebiyatçı Senem Timuroğlu konuk oldu.

Aylin Nazlıaka: Hâlen burada kadınların banyo ve tuvalet ihtiyacı karşılanmadı

CHP Kadın Kolları Başkanı Aylin Nazlıaka, deprem bölgesindeki kadınların yaşadığı sorunları anlattı. Kadınlar için hijyenik ped, iç çamaşırı ve ağda gibi hijyen ürünleri sağladıklarını anlatan Nazlıaka, ‘En önemlisi onlara yalnız olmadıklarını hissettiriyoruz’ diye konuştu:

‘Bu sene biz deprem bölgesindeyiz. Ben Nurdağı’ndaydım, şimdi Islahiye’ye geldim. Buradaki kadın arkadaşlara bugüne özel koliler hazırladık. Tabii bir gün değil 365 günün kadınlar için değerli olduğunun farkındayız. İster mavi yakalı olsun, ister çalışma hayatında olsun, ister evde olsun her kadını emekçi olarak görüyoruz. Burada kadınların ihtiyaçları çok geri plana itilmiş durumda. Kadınlar bazı ihtiyaçlarını söylemekte çekiniyorlar. Oysa ağda, hijyenik ped, iç çamaşırı bunlar çok önemli. Biz 27 kalemden oluşan bir ihtiyaç kolisi hazırladık. 11 ilimizde CHP Kadın Kolları olarak Kadın Merkezleri açtık. Hukuki ve psikolojik desteği 2020’den beri veriyorduk. Şimdi bizzat yerinde, tüm depremzedelere hem bu destek hizmetlerini veriyoruz; hem de kadınlar diyelim ki bir hastalığı var ama söyleyemiyor, biz onu hemen ilgili hekimlerle buluşturacağız. Ya da bir ihtiyacı var, gelip oradan alabilecekler. Ülkeyi biz yönetmiyoruz ama icracı olarak gücümüz yettiğince tüm kadın arkadaşlarımıza ulaşmaya çalışıyoruz. En önemlisi onlara yalnız olmadıklarını hissettiriyoruz. Çadırdaki kadın arkadaşlardan biri “1 ay önce gelseniz sizi çok güzel ağırlar, yemeğinizi yapardım ama şimdi muhtaç durumdayım ve çok utanıyorum” dedi. Ben de ona “Sizi bu hâle düşürenler utansın” dedim. Evi barkı gitmiş, kimi akrabalarını yakınlarını kaybetmiş, en iyi durumda olan işini kaybetmiş… Herkes çok zor durumda yaşıyor. İşini kaybetmiş diyoruz ama çalışan kadınların yarısı zaten kayıt dışı çalışıyor. Dolayısıyla şu an ne işsizlik parası ne de kısa çalışma ödeneğinden faydalanamıyorlar. Hâlen burada kadınların banyo ve tuvalet ihtiyacı karılanmış değil. CHP’li Belediyelerin belli bir limiti var. Bu sorunlar derhal çözülmeli. Onun yanısıra bakım yükünden tut da aile içi ilişkilerin düzenlenmesine kadar burada hâlâ kadınlar ev içi sorumlulukları çadır içi sorumluluklar olarak sürdürüyorlar.’

Gizem Batı: ‘Kadınlar temel insani ihtiyaçlara erişmekte sorun yaşıyor’

Bu yıl Türkiye Komünist Partisi (TKP) 8 Mart’ta deprem bölgesindeydi. TKP’den Gizem Batı, Adıyaman’daki tabloyu anlattı:

‘Yaşadığımız büyük deprem felaketiyle birlikte, 8 Mart’ı da bu büyük yıkımla karşıladı emekçi kadınlar. Deprem bölgesinde 1 ay geçmesine rağmen birçok sorun var. Temel insani ihtiyaçlara erişmekte sorun çekiyor kadınlar. Gerek hijyenik malzemeler olsun, gerek sağlık hakkı olsun burada ulaşmak hâlâ çok güç. Bu ihtiyaçlara herhangi bir karşılık bulabilmiş değil kadınlar. Bu koşullardan kadınlar daha fazla etkileniyorlar. Çocuk bakımı gibi görevler kadının üzerine yüklenen sorumluluklar.

Halkın kendi örgütlenmesiyle neler yapabileceğini gördük. Bu anlamda da hem dayanışmayı hem örgütlülüğü yükseltmek, hem umudu diri tutmak, hem acımızı öfkemizi başka bir ülke kurma iradesiyle birleştirerek depremden etkilenen tüm emekçi kadınlarla bir araya gelmek istedik. Bu tabii sadece 8 Mart için değil, bir haftalık süreç içerisinde Kadın Dayanışma Komiteleri tüm semtevlerinde, yerellerde toplantı düzenledi. Tabii koşullar gereği kısıtlı sayıda bir heyetle bu ziyaretleri yapabildik. Bu bir hafta boyunca, dayanışma mektupları hazırladı emekçi kadınlar. Bu dayanışma mesajlarını bizlerle birlikte deprem bölgesindeki kadınlara ilettiler. Videolar çekip ilettiler. Kadın Dayanışma Komiteleri olarak 8 Mart’ı bu umut ve iradeyle selamlıyoruz.’

Senem Timuroğlu: Tüm kadınların ayağa kalktığı bir dönem var

İstanbul’da eylemlerin yapıldığı Taksim’den programa bağlanan Mor Dayanışma’dan Avukat Sezen Ezer de alandaki son durumu anlattı. Ezer, kadınların umutlu olduğunu vurguladı.

Edebiyatçı Senem Timuroğlu da feminist hareketin geçmişini anlattı. Timuroğlu, ‘Bütün dünyada aynı anda oy hakkı mücadelesi için harekete geçmiş kadınlar var İngiltere’de. Bizde Osmanlı’da kadın hareketi var. Tüm kadınların ayağa kalktığı bir dönem var. O dönemde yaşananlar daha sonra emekçi kadınlar günü ilan edildi’ diye konuştu. Timuroğlu çalışmalarının Anadolu’daki kadın hareketleri üzerine olduğunu söyleyerek ‘Biz hafıza ile buluşturulmayan bir toplumuz. Kadınlar olarak tarihimizi bilmiyoruz. Kadınların kurtuluşunun aleti hafızadır, yani tarihtir diyor feminist bir yazar’ uyarısında bulundu.