Zonguldak'taki grizu faciasına ilişkin tutuksuz 7 sanık yeniden hakim karşısında

Zonguldak'ta 17 Mayıs 2010'da 30 kişinin ölümüne, 11 kişinin yaralanmasına yol açan patlamaya ilişkin tutuksuz 7 sanık hakkındaki kararın Yargıtay tarafından bozulmasının ardından sanıklar yeniden hakim karşısına çıktı. Mahkeme heyeti, sanık avukatlarının mütalaaya karşı savunma yapmaları için süre vererek duruşmayı erteledi.

Zonguldak'ta 2010 yılındaki grizu faciasına ilişkin tutuksuz 7 sanık yeniden hakim karşısına çıktı.

2. Ağır Ceza Mahkemesinde kazanın yıl dönümünde görülen duruşmaya, tutuksuz sanıklar İsmail Güner, Mustafa Küçük, Yusuf Ünlütürk, Taşkın Oruç, Özcan Güneyoğlu, Ali ihsan Kekik ve Vedat Küçükbükücü ile madende hayatını kaybedenlerin yakınları ve taraf avukatları katıldı.

Duruşmada, Yargıtayın Mustafa Küçük ve Yusuf Ünlütürk'ün 5 yıl, dönemin müessese müdürü İsmail Güner'in 6 yıl 3 ay hapis cezasının bozularak para cezasına, Taşkın Oruç, Özcan Güneyoğlu, Vedat Küçükbükücü ve taşeron firma çalışanı Ali İhsan Kekik hakkındaki beraat kararının bozularak hapis cezasına çevrilmesi kararı okundu.

Güner, Küçük ve Ünlütürk'ün avukatları, hapis cezalarının para cezasına çevrilmesi talebiyle bozulan karara katıldıklarını belirtti.

Haklarında beraat kararı bozulan Taşkın Oruç, Özcan Güneyoğlu, Vedat Küçükbükücü ve Ali İhsan Kekik avukatları ise müvekkillerinin üzerlerine düşeni yerine getirdiğini savunarak, bozma kararına uyulmamasını istedi.

Hayatını kaybeden madenci yakınlarının avukatları ise sanıkların hapis cezası alması gerektiğini, para cezası açısından bozmaya katılmadıklarını ifade ederek, beraatlerin iptali yönündeki karara ise katıldıklarını söyledi.

Cumhuriyet savcısı, sanıkların 30 işçinin ölümü ile 11 işçinin yaralanmasına sebep oldukları gerekçesiyle 2 yıldan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.

'Parayı ben ödeyeyim, bunlar hapis yatsın'

Patlamada hayatını kaybeden Şeref Akdoğan'ın eşi Nezahat Akdoğan, savcının mütaalasının ardından, "Para cezası ödenecekse ben ödeyeyim, eşimi versinler. Canımın parası mı olur? Parayı ben ödeyeyim, bunlar hapis yatsın. Ben doymadım eşime, kara toprak doyuyor. En ağır hapis cezasını alsınlar" dedi.

Mahkeme heyeti, sanık avukatlarının mütalaaya karşı savunma yapmaları için süre vererek duruşmayı erteledi.

Yaşamını yitiren işçilerden Erdem Alkin'in ablası Dilek Aslan, duruşma sonrası gazetecilere, sanıkların cezalandırılmasını istediklerini dile getirdi.

Öte yandan bazı madenci yakınlarının adliye çıkışı gözyaşlarına hakim olamadıkları görüldü.

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağının eksi 540 kodunda 17 Mayıs 2010'da meydana gelen grizu faciasının ardından taşeron galeri açma işini yürüten firmanın 30 çalışanından haber alınamamıştı. TTK ekipleri, 20 Mayıs 2010'da kurtarma kafesine yaptıkları donanımla eksi 540 koduna inmeyi başarmış, 28 işçinin cansız bedeni yer üstüne çıkarılmıştı.

İşçilerden Engin Düzcük ve Dursun Kartal'ın cenazelerine ise faciadan 8 ay sonra ulaşılmıştı.

Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesinde 31 Ekim 2014'te görülen karar duruşmasında, galeri açma işinin yüklenicisi Yapı-Tek firmasının ortağı Halim Köse ve proje sorumlusu Kadir İpek 10'ar yıl, dönemin TTK Karadon Müessese Müdürü İsmail Güner 6 yıl 3 ay, TTK İnşaat-Emlak Daire Başkanı Mustafa Küçük ve TTK Karadon Müessese Müdür Yardımcısı Yusuf Ünlütürk de 5'er yıl hapisle cezalandırılmış, 23 sanığın beraatine karar verilmişti.