Ukrayna’dan Kırım Köprüsü’ne saldırı: ‘ABD ve Londra, Kiev ve Moskova'nın diplomasisini engelliyor’

Türkiye’nin arabuluculuğunda Rusya ve Ukrayna arasında sağlanan Tahıl Koridoru Anlaşması’nın uzatılıp uzatılmayacağının belli olması beklenirken, Kiev; Kırım Köprüsü’ne saldırı düzenleyerek 2 sivilin ölümüne yol açtı. Konuyu Sputnik’e değerlendiren siyaset bilimci Güzaltan, “ABD ve İngiltere, Kiev ve Moskova'nın diplomasisini engelliyor” dedi.

17 Haziran’ın Karadeniz Tahıl Koridoru’nu oluşturan anlaşmanın devam edip etmeyeceği tartışmalarına sahne olması beklenirken, aynı gün, Ukrayna’nın Kırım’ı Rusya’nın geri kalanına bağlayan köprüye saldırı düzenlemesi gündeme geldi. Kerç Boğazı’nda bulunan Kırım Köprüsü’ne gerçekleştirilen saldırının sorumlusu olarak Ukrayna basınında Ukrayna donanması ve gizli servisi işaret edilirken, savaş suçu işlenen olayda 2 sivil hayatını kaybetti, bir çocuk da yaralandı. Öte yandan Ukrayna Güvenlik Servisi ise bir şarkıyı alıntılayarak “Benim özbeöz kardeşim, köprü yeniden uykuya çekildi” sözlerine vurgu yaptı. Oysa ki herhangi bir çatışmada sivillerin öldürülmesi ve köprü-yol gibi sivil tesislerin hedef olarak alınması savaş suçu olarak sayılıyor.

‘Saldırı kararı, Amerikan ve İngiliz gizli servislerinin katılımı ile Ukraynalı hükümet ve ordu yetkilileri tarafından alındı’

Rusya Ulusal Terörle Mücadele Komitesi’nin ‘terör eylemi sınıflandırılması ile’ soruşturma açtığı saldırıda, Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova da, “Kırım Köprüsü’ne saldırı kararı, Amerikan ve İngiliz gizli servislerinin katılımı ile Ukraynalı hükümet ve ordu yetkilileri tarafından alınmıştır” yorumunda bulundu. Zaharova, 2022 yılının Ekim ayında Kırım ve Belgorod’a düzenlenen saldırıları üstlendiği bir açıklama yapan Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitriy Kuleba’nın sözlerini de anımsattı. Kuleba, “Kırım ve Belgorod’daki patlamaları kimin gerçekleştirdiğini sorarsanız, (…) size yanıtım şu olur: Biz” demişti.

Ukrayna daha önce de Tahıl Anlaşması’nın uzatılması meselesi masadayken saldırı düzenlemişti

Bu olay, Kiev’in sivil tesisleri ilk hedef alışı değil. Daha önce de Ukrayna, Kahovka Barajı’na düzenlediği saldırı sonucu suların taşması yüzünden pek çok sivilin hayatını kaybetmesine neden olmuştu. Öte yandan bugün olduğu gibi Tahıl Anlaşması’nın uzatılması meselesinin masaya yatırılmasının beklendiği Nisan ayı sonunda da Kiev, İHA’larla Lugansk ve Sivastopol’a saldırmıştı.

Ukrayna’nın Kırım Köprüsü’ne düzenlediği saldırının, ‘bir kez daha’ Tahıl Anlaşması’nın uzatılması süreci gündemdeyken gerçekleştirmesini Sputnik’e değerlendiren Moskova’daki RUDN Üniversitesi'nde sürdüren siyaset bilimci Onur Sinan Güzaltan, bu olayın ilk ve son olmayacağına dikkat çekti.

‘Batı, bu tür saldırılarla Rusya ve Ukrayna arasında diplomatik bir ilişki kurulmasını engelliyor’

Dana evvel de Tahıl Koridoru Anlaşması’nın uzatılacağı süreçlerde Ukrayna’nın benzer saldırılar yaptığını hatırlatan Güzaltan, “Bu sefer de Kerç Köprüsü’ne insansız deniz araçları (İDA) ile bir saldırı düzenlendi. Bu sadece tahıl kordoru ile alakalı değil; Rusya ve Ukrayna arasında diplomasiye yönelik bir adım atıldığında her seferinde bu yaşanıyor. ABD ve İngiltere’den oluşan Anglosakson cephe, bu tür saldırılarla Rusya ve Ukrayna arasında diplomatik bir ilişki kurulmasını engelliyor. Karadeniz Tahıl Koridoru da sadece bir Tahıl Koridoru değil, aynı zamanda diplomatik bir koridor. Rus tarafı Tahıl Anlaşması’nın uzatılmamasının başka sebepleri olduğunu ifade ediyor” dedi ve ekledi:

‘Ukrayna ve onu destekleyen kuvvetler savaşın devamından yana’

“Tahıl Koridoru’nun uzatılmasının tartışıldığı gün yapılan bu saldırının sembolik bir önemi var o da şunu gösteriyor; Ukrayna ve onu destekleyen kuvvetler savaşın devamından yana. Bu çok açık ve net, ne ilk oldu ne de son olacak. Örneğin Rusya-Ukrayna arasında Çin arabulucu olmak istediğinde ve bir barış planı sunduğunda hemen arkasından İngilizler Ukrayna’ya, seyreltilmiş mühimmat vereceklerini açıkladılar. Bu da benzer bir durum. ABD ve İngiltere başta olmak üzere Batı tarafı Ukrayna’da barış istemiyor. Bu işlerin arkasında da ABD, İngiltere ve Ukrayna istihbaratı olduğunu düşünüyorum ve her seferinde savaşı uzatmak adına hareket ediyorlar.”

‘Tahıl Anlaşması’nın uzatılmamasının Kerç Köprüsü’ne yapılan saldırı ile alakası yok ama sembolik önemde bir hareket oldu’

Bugün Tahıl Anlaşması’nın uzatılmaması kararının Ukrayna’nın Kreç Köprüsü’nü vurması ile alakası olmadığını düşündüğünü aktaran Güzaltan, “Bence Rusya anlaşmanın uzatılmaması kararını daha önceden almıştı zaten. Ama bu da alevlendiren, sembolik önemde bir hareket oldu. Rusya’nın anlaşmayı uzatmaması ise NATO’nun Vilnus’taki son toplantısındaki agresif tavırlarına yönelik bir cevap. NATO, Rusya’ya karşı tavrını daha da sertleştireceğini ilan etti. Fakat Türkiye aynı zamanda arabulucu rolü oynuyor hem NATO üyesi olup hem de Rusya ile görüşebilen hemen hemen tek ülke. Fakat bu son yapılan açıklamalar bu rolü de biraz sarstı. Bence anlaşmayı askıya alma işi de biraz buna cevap. Yani hem NATO zirvesine cevap, hem de Türkiye’nin açıklamalarında ağırlığını Batı’ya veriyor gibi gözükmesine bir cevap gibi” şeklinde konuştu.