Putin: Hakimiyete alışkın bir grup ülke doğrudan şantaj yapıyor

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dünyaya hükmetmeye alışkın olan ‘tanınmış bir grup ülkenin’ uluslararası hukuk sistemi yerine, doğrudan şantaj ve güçlü baskı yöntemi uyguladığının altını çizdi.

Uluslararası formatta düzenlenen ‘Primakov Okumaları’ Forumu katılımcılarına hitap eden Rus lider, Kremlin'de yayınlanan ve uluslararası ilişkilerdeki son durumla ilgili değerlendirmesinde, “Dünyaya hükmetmeye alışmış tanınmış bir grup ülke, azalan nüfuzlarını sürdürmek için hiçbir şeyden vazgeçmiyor, doğrudan şantaj ve zorlayıcı baskı uyguluyor, uluslararası hukuk sistemini kendine uydurduğu ‘kurallara dayalı düzen’ ile değiştiriyor” ifadelerini kullandı.

Putin, böylesine istikrarsızlaştırıcı bir çizginin hem Ukrayna krizini, hem de Filistin-İsrail çatışmasının trajik tırmanışını tetiklediğini vurgularken, kaleme aldığı kutlama mesajında, “Genel olarak, mevcut son derece zor ve çalkantılı uluslararası durum göz önüne alındığında, Primakov Okumalarına katılanların düşüneceği, tartışacağı ve analiz edeceği bir çok konu başlığı bulunuyor. Size içtenlikle başarılar ve en iyi dileklerimi sunmak isterim” diye yazdı.

Forum katılımcılarını ve misafirlerini selamlayan Rus lider, dünya çoğunluğunun ihtiyaçlarını karşılayan yeni, daha adil ve daha demokratik bir uluslararası ilişkiler sisteminin oluşturulduğunun altını çizerken, adını seçkin devlet adamı ve diplomat Yevgeniy Maksimoviç Primakov'dan alan bu uluslararası forumun haklı olarak geniş çapta tanındığını belirtiği yazısını şu şekilde sürdürdü:

Yapıcı, özgür tartışmalar sırasında, katılımcılar yalnızca günümüzün temel uluslararası sorunlarını kapsamlı bir şekilde analiz etmekle kalmıyor, aynı zamanda sistematik, bilimsel bir yaklaşıma dayalı bölgesel ve küresel düzeyde uzun vadeli eğilimleri ve nesnel gerçekleri de değerlendiriyor.

Rusya Devlet Başkanı, bu yılki forumun temasının çok önemli olduğuna da dikkat çekerken, ‘Küreselleşme Sonrası Ufuklar’ başlığının, büyük ölçüde Batılı devletlerin kendi çıkarları doğrultusunda oluşturduğu küreselleşme modelinin artık geçerliliğini yitirdiği ve derin bir krize girdiği gerçeğine uygun olduğunu belirttiği mesajını, “Yeni, daha adil ve daha demokratik bir uluslararası ilişkiler sistemi, dünya çoğunluğunun ihtiyaç duyduğu bir gereklilik halini almıştır” diye sonlandırdı.