Bilgen: HDP yeterince risk alıyor, Davutoğlu da almalı

Başbakan Davutoğlu'nun "HDP, terör örgütününün arkasında durursa o zaman bizim değil, milletin hasmı haline gelir" açıklamasına HDP'den yanıt geldi. Sputnik'e konuşan HDP Kars Milletvekili ve Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, son günlerde hedef haline getirildiklerini, Davutoğlu'nun da HDP üzerinde baskı oluşturmaya çalıştığını savundu.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, dün katıldığı NTV canlı yayınında HDP'ye oy veren seçmenlere yönelik AK Parti'den gelen suçlamaları değerlendirirken, "Bizim hasmımız terör örgütüdür. HDP'nin hasım mı rakip mi olacağı, terör örgütüne vereceği veya vermeyeceği tepkiye bağlıdır. HDP siyasi parti olarak davranırsa bizim rakibimizdir. Terör örgütünü meşru kılar, destek verir, onun arkasında durursa o zaman bizim değil, milletin hasmı haline gelir. HDP'ye oy veren seçmenler ise bizim için kutsaldır" demişti.

'PARTİMİZ HEDEF HALİNE GETİRİLDİ'

Başbakan'ın bu sözlerini yorumlayan HDP'li Bilgen, "Sayın Başbakan HDP'yi bir teste tabi tutup kendince bir sınavdan geçirmeye çalışacağına, HDP bürolarına yönelik saldırılarla ilgili etkin bir soruşturma için ikna edici bir açıklama yapmalıdır.

Yüzlerce büromuz saldırıya uğradı ve şu ana kadar birkaç kişiyi geçmeyen sayıda gözaltı var. Seçimlerden önce yapılan saldırılarla ilgili ne yazık ki hükümet tarafından kararlı tutum sergilenmediği için son günlerdeki yaşanan olaylar dolayısıyla da partimiz hedef haline getirilmiştir" dedi.

'ŞİDDETİN BİTMESİ İÇİN TAVRIMIZI KOYUYORUZ'

HDP'nin şiddetle ya da başka benzer yöntemlerle değişimi değil, demokratik hukuk düzeni içinde esaslı, köklü radikal değişimi hedefleyen bir siyasi parti olduğunu belirten Bilgen, şöyle konuştu:

"Dolayısıyla sayın Başbakan sadece hükümetin başı değil, aynı zamanda bir partinin başkanı olarak da siyaseti savunmak zorundadır. Burada ne yazık ki bir taraftan, yaşanan olaylarda sanki sorumlu kendisi değilmiş gibi bir yaklaşım ortaya koyuyor, öbür taraftan da HDP üzerinde baskı oluşturacak bir yaklaşım sergiliyor.

Biz şiddetin bitmesine dair çok net tavrımızı başından beri ortaya koyuyoruz. Bu konuda bütün tarafların sorumluluğunu hatırlatıyor, uyarımızı yapıyoruz. Bu anlamda yeterince risk alıyoruz. Artık Sayın Başbakan'ın da risk alması, öncelikle de Sayın Cumhurbaşkanı'nın hedef gösteren söylemden vazgeçirilmesine dair bir irade ortaya koyması gerekiyor."

'CUMHURBAŞKANI SİYASET YAPMAK İSTİYORSA GEREĞİNİ YAPMALI'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın HDP'ye yönelik sert sözlerine de yanıt veren Bilgen şunları söyledi:

"Cumhurbaşkanını, başından beri hukuk devleti sınırlarını zorlayan yaklaşımının bir parçası olarak görüyoruz. Seçim meydanlarına çıkan, bir partiye açıkça oy isteyen, seçim geçtikten sonra da kongreye giden bir partinin listesinin önüne getirilmesini normal gören bir cumhurbaşkanının karar vermesi gerekiyor.

Kendisi herkese, 'cübbenizi çıkarın, siyasete girin' diyordu. Biz de aynı çağrıyı kendisine yapıyoruz, eğer Sayın Cumhurbaşkanı siyaset yapmak istiyorsa, hala hevesini alamamışsa, kendisini iktidar partisinin hamisi, gizli lideri gibi görüyorsa bunun gereğini yapmalıdır. Bir siyasi partinin genel başkanını hedef alan yaklaşımlar, aslında seçim güvenliğiyle ilgilidir. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'nın bu konudaki raporları, değerlendirmeleri ortadadır. Bir cumhurbaşkanı, bir siyasi partinin lehine ya da aleyhine asla bir söz, bir mesaj verme hakkına, yetkisine sahip değildir."

'OLUMLU GELİŞMELER İÇİN SORUMLULUK ÜSTLENİLMELİ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çözüm sürecine ilişkin, "Olumlu gelişmeleri yakaladığımız zaman, neden kaldığı yerden devam etmesin" sözlerini de yorumlayan Bilgen, "Bunun için sorumluluk üstlenmek, risk almak ve olumlu gelişmeleri cesaretlendirecek adımlar atmak gerekir. Erdoğan, sanki kendisine ait hiçbir sorumluluk yokmuş gibi, kendi dışındakilerin adım atmasını bekliyor. Oysa hukuk devletlerinde vatandaşın muhatabı hükümettir, cumhurbaşkanıdır, devlettir. Örgütün adım atmasını beklemeden önce, can güvenliğini sağlamak, demokratikleşmeye dair talepleri karşılamak için harekete geçmesi gereken de siyasi iradedir" diye konuştu.

'BİR NEBZE OLSUN İLERLEME VAR AMA…'

Olumlu gelişmeler için beklemek yerine hareket edilmesi gerektiğini ifade eden Bilgen, "Gayet tabii ‘Hepsini öldüreceğiz, bitireceğiz' gibi yaklaşımlarla kıyaslandığında, bir nebze olsun bir ilerleme olduğunu, olumlu bir boyutu olduğunu söyleyebiliriz. Bardağın dibindeki bir damla su bile bizim için önemli. Ama hala siyasal sorumluluk üstlenme açısından, yaşadığımız somut vakalardan bardağın büyük bir kısmının boş olduğu net bir biçimde görülüyor" dedi.