Bu haftaki nöbete CHP Milletveki Sezgin Tanrıkulu, Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, Cumhuriyet gazetesi çizeri Musa Kart, Cumhuriyet gazetesi avukatı Bülent Utku, anayasa profesörü İbrahim Kaboğlu ve birçok hukukçu katıldı.
Burada bir konuşma yapan Sema Pekdaş, pazartesi günü görülecek olan Cumhuriyet davasının duruşmasında 'yargıçların yargıç gibi davranarak, hakikati ortaya çıkarmak görevi olan gazetecileri ve hukukçu olan avukatlar hakkında tahliye kararı verilmesini beklediklerini' söyledi. Pektaş, hukuk ve adalet için mücadele ettiklerini dile getirerek, “Kanunda olan haklar, ahlaki temele dayanan kurallar bizim karşımıza suç olarak çıkıyor. Bunlar kabul edilecek değil. FETÖ ile uğraşıyorum diyen bir hükümet işi cadı avına dönüştürdü” diye konuştu.
'YARGIÇLAR VİCDANLARI VE AHLAKİ İLKELERİ İLE KARŞI KARŞIYALAR'
Eylemde konuşan Prof. Kaboğlu da 'çok vahim bir yargı-siyaset ilişkisi ve çelişkisi yaşandığına' dikkat çekerek, “Yargı adaletli yargılama konusunda mı karar vermek zorunda, yoksa siyasetin beklentileri doğrultusunda mı? Burada tavrımız açıktı. Yargıç; gerçeği, hukuku, adaleti ortaya koyar. Karşısındaki siyasetçi de olsa yargıç yargılar ve gerçeği ortaya çıkarır” ifadesini kullandı.
Yargıçlardan beklentinin 'temel normlara uygun karar vermeleri ve bu normlara aykırı karar vermekten kaçınmaları' olduğunu dile getiren Kaboğlu, “Yargıçlar kararlarını hem hukuki hem de ahlaki çerçevede vermeleri gerekir. Çünkü onlar aynı zamanda vicdanları ve ahlaki ilkeleri ile karşı karşıyalar” diye konuştu.
'MÜVEKKİLLERİNE SUSMA HAKKINI HATIRLATTIKLARI İÇİN TUTUKLANDILAR'
"Dün 14 arkadaşımız tutuklandı. Neden tutuklandılar. Suçlamalar neydi? Müvekkillerine susma haklarını hatırlattıkları için suçlanıyorlar. Nuriye ve Semih'in avukatlığını yapmak. Soma'nın Ermenek'in, Siirt'teki maden katliamlarının avukatlığını yapmak. Sur'un avukatlığını yapmak. Bu dosyaları takip etmek suçlamalar arasında ve tutuklama gerekçeleri arasında."
