Siyasette mafya yöntemleri

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi kurucularından eski İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, Türkiye'de siyasete mafyavari yöntemlerin hakim olmaya başladığını belirterek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na polis cenazesinde yapılanların kabul edilemez olduğunu söyledi.

RS FM’de yayımlanan Burası Türkiye programına katılan Uras, bazı medya organlarının olaya yaklaşım şeklini de eleştirdi. Uras şunları söyledi:

"Ana Muhalefet Başkanı’nın cenazede böyle bir provokasyonla  karşı karşıya kalması kabul edilebilir bir şey değil. Öncelikli olarak siyasileri başta iktidarı aklıselime davet etmek lazım.  Medyanın görevi de bunun karşısında durmaktır. Mafyatik yöntemlerin siyasete ikame edilmesine karşı durmaktır.  Çünkü bumerang gibi gelir herkesi vurur.”

Terör olaylarından CHP’yi sorumlu tutmanın anlaşılır olmadığını vurgulayan Ufuk Uras, "Bu ülkeyi kim yönetiyorsa tüm bu olayların ve Türkiye’de barışın ortadan kaldırılmasının sorumlusu siyasi iktidardır” diye konuştu.

'SİYASETİN ALANI DARALIYOR'

Ufuk Uras, Türkiye’de siyaset alanının daraldığını belirterek, askere yeni yetkiler verilmesini de eleştirdi:

“Siyasetin alanını genişletiyor muyuz yoksa daraltıyor muyuz diye bakmak lazım. Dokunulmazlıklarla ilgili HDP ve CHP Meclis’te bir teklif verdi ama anladığım kadarıyla seçici davranılacak. HSYK’da son değişiklikle beraber özellikle Selahattin Demirtaş olmak üzere HDP’nin siyaset dışı bırakılması amaçlanıyor. Siyaset, karşı tarafa tuzak kurmaktan değil bir arada yaşamayı sağlayacak ortak bir gelecek için birlikte mücadele etmeyi gerektiriyor. Bu tür dar hesaplar ülkenin uzun vadeli çıkarlarına aykırı. Ucuz siyaset ve ucuz politikacının  maliyeti çok pahalı olur ülkeye. Roboski’den beri fiili bir belirsizlik vardı. Şu andaki yasa askeri bürokrasinin hukuk dışına çıkmasını engelliyordu da şimdi engellemeyecek diye bir şey yok ama var olan gidişata yönelik bir müdahale bu. İstanbul’da yapılan BM İnsani Zirvesi’nin kararlarına Türkiye imza atmadı. Bunun en önemli nedeni sivil asker ayrımı yapılması. Bu karara imza atılmaması kabul edilebilir bir şey değil. Herkesin hukuka tabi olması kimsenin ayrıcalıklı olmaması gerekiyor. Tek ölçümüz kamu yararı olmalı. Seçilmişlere dokunup atanmışlara dokunmamak var bu ülkede. Türkiye’de Orhan Pamuk’un geçenlerde ifade ettiği gibi gücün merkezileşmesi ne neden oluyor.”

ERDOĞAN’IN DİPLOMASI

Ufuk Uras, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üniversite diploması tartışmalarına da değinerek şunları söyledi:

"Bir insanın üniversite diplomasını istemek akla gelebilecek en son şey. Zaten sizin hayat görüşünüz, davranışlarınız bunu ortaya koyar. Bu diploma denilen şeyin kendisini de çok abartmamak gerekir. Aşık Veysel’in ümmi olduğu Yaşar Kemal’in İlkokul mezunu olduğu bir ortamda bu diplomaların da aslında hiçbir kıymetinin olmadığını bilmekte fayda var.”