Söz konusu açıklamada "Sayın Sinan Aygün’ün şahsımızla ilişkin iftiralar içeren iddiaları bu açıklamayı yapmayı zaruri hale getirmiştir" denilerek şu ifadelere yer verildi:
- Önce şunu soralım: Sayın Sinan Aygün, iddiaların üzerine senden namus ve şerefin üzerine yemin etmeni beklemiyoruz. Biliyoruz bu senin için bir anlam ifade etmez. Çok sevdiğini servetin ve paran üzerine yemin edebilir misin?
- Aygün, “13 Aralık 2019 günü Meclis Üyesi Berkay Gökçınar, Sibel Aygün’ü arayarak Meclis Üyesi Haydar Demir ile birlikte TOGO Kuleleri’nin satış ofisine geleceklerini belirterek inşaata geldi. Haydar Demir, 25 Milyon TL verilmesi halinde istinafa gidileceğini söyledi” açıklamasında bulunmuştur.
'Bu mesnetsiz açıklama yalan ve iftiradan ibarettir'
- Geçmişte çocuk pornocusu, hortumcu, yolsuz tipler tarafından yürütülen aşağılık kampanyanın yeni bir versiyonu olan ve bazı kesimlerce köpürtüldüğü gözlenen bu mesnetsiz açıklama yalan ve iftiradan ibarettir.
- Kapıda rastlaştığımızda bizi ofisine davet eden Sinan Aygün, içeride oldukça rahatsız bir ruh haliyle, Belediye Başkanımız hakkında hakaretamiz ifadeler kullanarak konuyu kendisi açtı. “Ben babam adına 32 derslikli okul yaptıracağım. Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne geçmişte söz vermiştim. Büyükşehir’den 7 milyon alacağım var. Bir okul dediğin nedir ki, 2 milyon, 3 milyondur” ifadelerini kullanmış, bu ifadeler üzerine Sayın Berkay Gökçınar “3 milyona okul mu yaptırılır? Bunun ederi 20-25 milyon civarıdır” demiştir.
'Israrla 'Kaça olur, bir şey söyle' diyerek bu rakamı tekrar ettirmiştir'
- Kendisi ısrarla, “Kaça olur, kaça olur, bir şey söyle” diyerek Berkay Gökçınar’a bu rakamı tekrar ettirmiştir. Bu sohbette tarafımızca bir şahıs ya da Büyükşehir Belediyesi adına kesinlikle bir talepte bulunulmamış, Sinan Aygün’ün sorusu üzerine istinaf konusundan bahsedilmiş ve Büyükşehir Belediye Başkanı’nın istinafa gidilmemesi yönünde fikrinin kesin olduğu ve bundan dönmeyeceği Sinan Aygün’e ifade edilmiştir.
- Sinan Aygün bunun üzerine iyice sinirlenmiş ve hakaretlerinin dozunu artırmıştır. “Benimle Cumhurbaşkanı uğraşamadı, Mansur Yavaş kim oluyor ki?” türünden sözler gerginliği arttırdı. Biz ortamın ve Sinan Aygün’ün rahatsız edici ifadelerinden dolayı Sibel Hanım’a yapacağımız ziyaretten vazgeçerek Sibel Aygün’le, Sibel Aygün’ün aracıyla birlikte ofisten ayrıldık. Tüm bunlar yaklaşık 10-15 dakika içinde gerçekleşmiştir.
'İddia edenlerin kimlerle işbirliği yaparak zengin oldukları bilinmektedir'
- Şimdi Sayın Sinan Aygün’e sesleniyoruz: Biz kendimizi güveniyoruz. Sen de kendine güveniyorsan ve bu şehrin sokaklarında başı dik gezmek istiyorsan kayıtları açıkla. Açıklayamazsan yalancılık ve müfterilik bir daha silinmemek üzere alnına yapışır.
- Bırak bu FETÖ taktiklerini ve elindeki ses kayıtlarını derhal ifşa et. Yaptığın iş hem yasalarla hem de ahlakla uyuşmazken, elinizde kayıtlar olduğunu belirterek şantaj yapmaktan sonuç alabileceğini umuyorsan yanıldığını mutlaka göreceksin.
'Bu yavuz hırsızlığa yüz vermeyeceğiz'
- Sayın Mansur Yavaş’ın bu konudaki tavrı baştan beri belli olduğu halde, istinafa götürmeyeceklerini, aksi halde bunu halka açıklayamayacaklarını belirttiği bilinmesine rağmen, bunu adice bir kampanyaya dönüştürülmesi ‘yavuz hırsızlık’tan başka bir şey değildir ve bizler bu yavuz hırsızlığa yüz vermeyeceğiz.
- Sayın Aygün, siz Ankara’da kimin kime iyi rüşvet vereceğini ve kimin de kabul edeceğini herhalde en iyi bilenlerdensiniz. Buna rağmen bizi töhmet altında bırakmaya çalışmanız, bize hukuk yolundan ve mahkeme kararlarını uygulama irademizden geri adım attırmayacaktır.
'Ankara'da devir değişmiştir'
- Emsal oyunlarıyla rantın dibine vuran emsalsiz reziller kendi oyunlarında boğulacaklardır. Atılan iftiraların ve çamurların, atanların ellerine bir kez daha bulaşacağını biliyoruz. Ömrümüz boyunca şerefimizle taşıdığımız ismimizi son nefesimize kadar aynı şerefle taşıyacağımızın bilinmesini istiyoruz. Bu doğrultuda, Sayın Sinan Aygün’ün iftiraları karşısında suç duyurusunda bulunacağımızı ve hukuki süreci başlatacağımızı bildiriyoruz. Kamuoyuna saygıyla duyururuz.